Главная | Обратная связь | Поможем написать вашу работу!
МегаЛекции

Rasыlullah Efendimiz Veya Ashabэnэn Yapmadэрэnэ Yapmanэn Hьkmь nedir?




Terk, yani bir юeyin Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ile ashвbэ tarafэndan yapэlmamэю olmasэ onun haram olduрuna veya cвiz olamdэрэna delilmidir?

من سن سنة حسنة كان له اجرها واجر من عمل بها إلى يوم القيامة

“Kim Эslвm’da gьzel bir sьnnet yaparsa/bir yol aзarsa, onun iзin o yolun ecri ve kendinden sonra onunla amel edecek olanlarэn ecri var­dэr.”[1162]

Gьzel bir sьnnet icad etmek, yani gьzel bir yol veya зэрэr aзmak el­bette mьbahlar зerзevesinde dьюьnьlebilir. Yoksa Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem ve Ashabэnэn yolu zaten aзэlmэюtэ. O yolu yeniden aзmak dьюьnьlemez. Haram veya mekruh sahada da zaten gьzel bir yol aзэlamaz. O halde bu ancak mьbahlar ve ruhsatlar sahasэnda olabilir.

Rвbэtanэn hiзbir delili olmasa bile, onu inkвr edenler ve юirk gцrenler, yasaklэрэna dair geзerli ve yeterli bir delil bulup getirmedikзe, tecrьbelerle birзok hayэrlara vasэta ve sebep olduрundan onun юu hadisin umumunun delaletiyle gьzel bir amel olduрunu kabul etmeleri gerek tabiо ki sьnneti inkar etmiyorlarsa. Hвsэlэ, юu hadis, aзэlan gьzel yeni bir зэрэrэn sevap getiren bir amel, yani ibadet olduрunu aзэk bir biзimde gцstermektedir.

Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem юцyle buyuruyor:

وَمَا نَتَنزلُ إِلا بِأَمْرِ رَبِّكَ لَهُ مَا بَيْنَ أَيْدِينَا وَمَا خَلْفَنَا وَمَا بَيْنَ ذَلِكَ وَمَا كَانَ رَبُّكَ نَسِيًّا

“Allah (Celle Celвluhы) Kitab’эnda neyi helal yaptэysa, o helaldir. Neyi haram yaptэysa o haramdэr. Ne hakkэnda da sustu ise, o affedilmiю bir юeydir (mьbahtэr). O halde Allah (Celle Celвluhы)’den вfiyetini kabul ediniz. Zira Allah (Celle Celвluhы) hiзbir юeyi unutmaz. Sonra Rabbin unutan deрildir (unutmaz)” [1163] вyetini okudu.[1164]

عن عمر بن الخطاب رضى الله عنه قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: “انما الاعمال بالنيات وانما لكل امرئ ما نوى

Цmer b. el-Hattвb radэyallahu anh’dan rivвyete gцre, Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz юцyle buyurmuюtur:

“Ameller(in kabulь ve sevabэ) ancak niyetlere gцredir ve herkes iзin ancak niyet ettiрi vardэr.” [1165]

Эmвm Ювfiо юцyle dedi: Юerоat’tan dayanaрэ olan hiз bir юey, selef onu yapmasa bile bid’at deрildir. (Рumвrо’den nakiller bitti.)[1166]

Эmвm Birgivо, Tarikat-э Muhammediyye ’sinde ve Hamevо, Eюbah Юerhi ’nde, юцyle diyorlar:

Mьbahlarla taatler iзin kuvvetlenmek yahut onlara ulaюэlmak kastedi­lirse ibadet olurlar. Yemek, uyumak, mal kazanmak ve (helal yollardan) cima etmek/cinsi iliюkide bulunmak gibi.[1167]

عن عبد الله بن مسعود رضى الله عنه قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: “ما رأى المسلمون حسنا فهو عند الله حسن، وما رآه المسلمون سيئا فهو عند الله سيئ.

Abdullah b. Mes’ud radэyallahu anh’dan rivвyet edilen bir hadis-i юe­rifte,

Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Mьslьmanlarэn gьzel gцrdьkleri, Allah katэnda da gьzeldir. Mьslь­manlarэn kцtь gцrdьрь, Allah indinde de kцtьdьr.” buyurmuюtur.[1168]

Bu hadis-i юeriflerin aзэk beyanэyla, bu ьmmetin вlimlerinin ve velile­rinin gьzel gцrdьkleri юeyler Allah indinde de makbuldьr. Sahвbe-i Ki­ram’dan bu gьne kadar gelen Allah dostlarэnэn kabul etmiю olduрu rвbэtayэ inkвr etmek, icmв’a karюэ gelmektir.

Mьhim Bir Tenbih:

Hakkэnda aleyhte delil bulunmayan mьbah bir iюi, Mьslьmanlar gьzel gцrdьkleri iзin bu Allah katэnda da gьzeldir. En kвmil, en nezih, en mьtteki, en zвhid, en вbid ve en zвkir gцrse, mь’minler topluluрu, bir юeyi gьzel gцrse, gьzel bulsa? Юu hadis ve onun vadisindeki delillere istinaden fэkэhta цrf temeline dayanan nice hьkьmler vardэr. Rвbэtanэn hiзbir delili olmasa bu hadis dahi yeterde artar bile.

Ameller (yapэlan iюler) dinimize gцre ya iyi, ya kцtь, yahut da mьbahtэr. Buna gцre; Эyi amelleri, iyi niyetler geзerli, sevap getiren, iyi­likte dвim veya daha iyi, kцtь niyetler ise ya az sevaplэ, ya sevapsэz, ya geзersiz yahut kцtь, niyetsizlik, bizвtihi ameli geзersiz yapar. Namaz, oruз ve benzerleri gibi. Amelin юartэ olan ameli, yani amelin amelini, sevapsэz yapar. Abdest ve gusьl gibi.

Kцtь iюleri, kцtь niyetler ya kцtьlьkte daim yahut daha kцtь yapar. Kцtь iюleri, iyi niyet hiзbir zaman iyi yapmaz. Hatta bazen daha da kцtь yapar. Meselв sevap olsun diye gьnah iюlemek gibi. Haramэ ibadet maksadэ ile yapmak kьfьrdьr.

Эyi niyet, kцtь iюleri bazen de daha az kцtь yapabilir. Domuz olduрunu zannederek adam цldьrmenin gьnahэ yoksa da diyet kul hakkэ olduрu iзin vardэr. Kцtь iюleri niyetsizlik bazen olduрu halde kцtь bэrakэr, bazen de daha hafif kцtь yapar. Ne iyi, ne kцtь, yani, mьbah olan bir ameli, fiilen baюka kцtьlьklere sebep olmamak юartэyla, iyi bir niyet, iyi ve sevap getiren, yapar. Mьbah ama gьzel ve kэymetli bir elbiseyi, ьzerinde Allah’эn nimetinin eseri gцzьkmesi maksadэyla giymek, hesabэndan kurtulmak yahut bulunma­yanlarэ kэskandэrmamak maksadэyla giymemek gibi. Kцtь bir niyet de, kцtь ve gьnah getiren bir amel yapar. Aynэ elbiseyi, hava atmak ve bцbьrlenmek iзin giymek yahut zвhidlik ve вbidlik taslamak iзin giymemek gibi.

Gerзi i’tiraf etmeliyiz ki, mьbahlarэn kцtь niyetlerle kцtь olmalarэ ne kadar mьmkьn ve kolaysa, iyi niyetlerle iyi olmalarэ, o цlзьde zor, hatta bazen daha da zordur. Zira fiilen baюka kцtьlьklere alet olmayacaklarэ ko­lay tespit edilemeyeceрinden, iyi niyet silahэnэ mьbahlarda kullanmak зoрu zaman kвr getirmediрi gibi, bazen yan zararlarda getirebilir. Bu silah ancak ilim sahiplerince kullanэlabilir.

Юьphesiz ki, Allah (Celle Celвluhы) gьnah kэldэklarэnэn iюlenmesini na­sэl sevmez, зirkin bulursa, (iyi ve Salih maksadlarla iюlenecek olan ve bazen azimetlere vardэracak olan) ruhsatlarэnda iюlenmesini sever.

Bu ruhsatlar, naslarla bildirilmiю olabileceрi gibi, naslarэn lehte ve aleyhte bir юey sцylememesiyle de sabit olabilir. Hele, ibadetlere basamak ve merdiven yapэldэklarэ takdirde, ruhsatlarэn mendup olacaрэnэ bilenler bilir. Mьbahlarэn iyi niyet ve maksatlarla ibadet haline geleceрini biraz цnce вlimlerden црrenmiюtik. Ruhsatlar ise mьbahlэktan aюaрэ dьюmez цy­leyse vesveseleri defedecek ve Allah (Celle Celвluhы)’эn zikrine sebep ola­cak olan Rвbэta da ruhsat bile olsa, Allah (Celle Celвluhы)’ьn dolayэsэyla sevdiрi bir mendup iю olmaktan aюaрэ deрildir. El verir ki юu ruhsatlar netice bakэmэndan Allah (Celle Celвluhы)’ь unutturacak cinsten olmasэn.

Rвbэta mьbahtэr. Lakin vesvese ve gafletin giderilmesinde oluюtur­duрu tecrьbe ile sвbittir. O niyetle bu mьbah iюi iюliyor ve maksadэmэza ulaюabiliyorsak, bu iю sevap olur.

“Kamil insanэn yьzьnde parlayan Allah’эn nuru, hakkэ arayan kimseye Allah’эn yьceliрini hatэrlatэr. Bцyle bir nuru gцrmek insanэ kцtь ve зirkin iюlerden alэkoyar.”[1169]

Rвbэta da niзin bir mьrюit hatэrlanэyordu. Zikre baюlarken kalpteki vesvese ve gafletin giderilmesinde kцtь veya gereksiz dьюьncelerden uzak­laюmak iзin yapэlэyodu

Rвbэta Эbвdet Midir?

Rвbэtanэn bizzat maksud olan bir ibadet yolu olduрunu hiзbir sыfо id­dia etmemiюtir. Sыfilere gцre rвbэta, ibadete vesile olmasэ yцnьyle ibвdettir. Yukarэ­daki hadislerden ve вlimlerimizin onlar istikametindeki izahlarэndanda an­laюэldэрэ gibi aslэnda ibadet olmaya mьbahlar iyi maksat ve niyetlerle ibadet olur.

Эmвm Birgivо, Hamevо ve Akkirmвnо цyle dediler. Hвfэz Aynо, юeyhi Hвfэz Irвkо’den maksadlara gцre bazэ mьbahlarэn gьzel olacaрэnэ kabullene­rek nakletmiюtir. Юцyle bir iddiв sahibi, ibadetin ne demek olduрunu da bilmiyor de­mektir. Зьnkь Allah (Celle Celвluhы)’nьn emri ve rэzasэ istikametinde ya­pэlacak her iю tarlada зalэюmak, hanэmэyla cinsi iliюkide bulunmak [1170]bile olsa geniю manada ibadettir.

Эbadetlerin namaz ve oruз gibi bir kэsmэ vardэr ki, manasэ ve muhtevвsэ yanэnda zamanэ ve юekli de ta’yin ve tesbit edilmiюtir. Зalэюmak, bir kэsэm zikirler ve insanlara hьsn-ь muвmele gibi bazэlarэnэn юekli, zamanэ ve teferruatэ her yцnьyle gцsterilmemiюtir. Bir kэsэm ibadetlerde vardэr ki, bunlarэn zamanэ юekli ve sыreti kэsmen belli edildiрi gibi kэsmen de belli edilmemiюtir. Duв etmek yalvarэp yakarmak gibi.

Rвbэtanэn hakkэnda hiзbir kimse yasaklэk delili getiremediрine ve her hangi bir zararэnэ gцsteremediрine gцre, Rвbэta en azэnda mьbahtэr. Mьbahlarda gьzel maksatlarla ibadet oluyordu. Цyleyse, iyi maksatlarla yapэlan ve iyi amellere sebep olma ve ibadete vesile olmasэ yцnьyle iba­dettir. Maksut olan bir ibadet deрildir.

Temhоd

Rвbэta, ya hem mana ve muhtevв, hem de юekil ve sыret olarak Saa­det asrэnda vardэ veya yoktu. Var idi ve -kimi cвhil ve sapэklarca iddiв edil­diрi gibi- kьfьr idiyse, hakkэnda aзэk вyet ve hadisin bulunmasэ gerekirdi. Biz, kitвbэmэz Kurвn’da bцyle bir вyet veya onun birinci ve en esaslэ tefsоri olan Sьnnet’te de zayэf bile olsa bir hadis bilmiyoruz. Vardэr, diyen Allah (Celle Celвluhы)’a veya Resыl’ь sallallahu aleyhi ve sellem’e iftirв ediyor, demektir.

Hem mana ve muhtevв, hem de юekil ve sыret olarak iki cihetiyle saвdet asrэnda yok idiyse, ya mana ve muhtavв olarak var idi ama юeklen ve sыreten yok idi veya hem ma’nen hem de юeklen ve sыreten yok idi.

Hem ma’nen, hem de юeklen ve sыreten yok idiyse, Юerоat tarafэndan, hakkэnda her bakэmdan susulan bir юey olmuю olacaрэndan kьfьr veya юirk olduрunu iddiв etmek, kьfьr veya юirk, yahud da fэsk ve bid’attэr. Zоrв bцyle bir iddiв yeni bir teюrо’/kanun оcвd etmek veya ya cвhilce konuюmak yahud da hakвret demektir. Bu ise kьfьr veya fэskdэr. Yok, eрer, юeklen ve sыreten yok idiyse de, mana ve muhtevв bakэ­mэndan var idi ve юirktir veya tam tersine mendыb bir ameli ihtivв etmek­tedir, deniliyorsa, ortaya iki zэd kanвat зэkэyor:

Birincisi, rвbэta, юirk veya harвm, yahud mekrыh olan bir bid’attir fikri, ikincisi ise, rвbэta, mendыb veya sьnnettir i’tikвd ve anlayэюэ… Юu iki takdоrde de, ortada, bir зeюit ictihвd veya daha dar manada bir nev-i kэyвs var demektir. Bu hвlde, цnьmьze ciddо iki mьюkil/problem зэkэyor; Birin­cisi, bu ictihвdэ ve kэyвsэ kim yaptэ veya yapacaktэr?

Эkincisi, bu ictihвdэn Эslвmо hьkmь ve deрeri ne olacaktэr? Юu ictihвdэ yapan geзmiюte hiзbir mьctehid bilinmemektedir. Bilen varsa bildirsin. Bunu юimdilerde yapacak olanlar, Rвbэta inkвrcэlarэ gibi yer ile gцрь ayэra­mayacak kadar sarhoю ve mьbtezel, tezekle зцreрi fark edemeyecek kadar aз ve юaюkэn kimseler ise, iю зok feci; вyet ve hadislerle oynanэlэyor demek­tir. Bu oynamaya, -ювyet, kьfьrdьr diyemiyorsanэz bile- en azэndan harвm olan bir cinвyettir, demek zorundasэnэz.

Akэllэ ilim sвhibleri ve ayэklarэn юu cinвyete mьsaade etmemeleri оcвb eder. Bu ictihвd ve kэyвsэ yapacak olanlar, eрer mutlak olarak/her bakэm­dan veya en azэndan kэsmen ictihвda ve kэyвs’a ehil kimselerse, юu ictihвd ve kэyвsэn hьkmь zann olmakla, katо/kesin harвm deрil de, en fazla ictihвdо bir harвm olur. Onu kabыl etmeyenler kвfirlikle suзlanamazlar. Sцzь edilen ictihвd ve hьkmьn karюэsэnda ictihвda ehil kimselerce yapэlan zэd iзtihadlar yoksa, fвsэklэk, sapэklэk ve bid’atзэlэkla ithвm edilebilir. Karюэsэnda ehil kimselerce yapэlan zэd ictihвdlar varsa, fвsэklэk sapэklэk ve bi’atзэlэkla da ithвm edilemezler. Hвl bцyleyken юu cвhiller ve sapэk Rвbэta inkвrcэlarэ aрэzlarэna geleni sцyleyebiliyorlar. Kendileri kьltьrlь(!) ama cвhil, dьnya haritasэnda Amerikanэn nerede olduрunu bilen ama kendinin ve Cennet ile Cehennem’in nerelerde, hangi yollarэn ucunda olduрundan habersizdirler… Kэyвs bile kabыl etmeyecek цlзьde kendilerinden ьstьn ve ictihвda hakоkaten ehil olanlara salya sьmьk saldэrэyorlar… Te’vоl kaldэrmayan zэr­valarэna ters dьюmesine raрmen doрru neticeleri veren ictihвdlar yapabilen muhвtвblarэnэ юu ictihadlarэnda mьюriklikle suзlayabiliyorlar…

Meselenin Usыl-i Fэkэh Cihetiyle Tahlоli

Ele alacaрэmэz mes’elelerin saрlam bir zemоne oturtulabilmesi iзin onlara bir зeюit mukaddime/цncьl olma mвhiyyetinde bazэ usыlо(8) Nokta­lara ihtiyac vardэr. Bu sebeble burada birkaз Nokta’ya aзэklэk getirmeyi mьnвsib gцrьyoruz. Zоra юu mes’elelerin anlaюэlmasэ sцzьnь ettiрimiz Nok­talarэn kavranmasэ zemоnine oturacaktэr.

Ancak, ilim sвhibleri takdоr ve teslоm ederler ki, bu bahis mevzыu edeceрimiz Noktalar, aslэnda зok geniю mevzыlardэr ki, bцylesi bir makвle bunlarэn her yanэyla ortaya konulmasэna, tahlоline ve mьnвkaюasэna elveriюli deрildir. Deрilse, esas maksad boрulup anlaюэlmaz hвl alэr. O yьzden biz burada, юu husыslara sadece kэsaca dikkat зekeceрiz:

Birinci Nokta: Ювri’in Terk’i Neyi Эfвde Eder?

Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz veya Ashвb’эnэn yap­madэрэnэ yapmanэn hьkmь nedir? Terk, yani bir юeyin Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ile Ashвb’э tarafэndan yapэlmamэю olmasэ onun harвm ol­duрuna veya cвiz olmadэрэ’na delil midir? Эddia edildiрi gibi, rвbэta, Onlar tarafэndan yapэlmadэysa, ona ne hьkьm verilecektir? Terk, yapmama iюi demektir. Bu yьzden юu husыs, Usыl-э Fэkh’эn Nebо sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz’in fiileri bahsэyla alвkalэdэr.

Hвfэz Muhaddis Allвme Abdullah Muhammed Sэddоk el-Рumвrо bu husыsla alвkalэ olarak yazdэрэ Husnь’t-Tefehhьm ve’d-Derk li Mes’eleti’t-Terk isimli eserinde terk’in ne harвmlэk ne de mekrыhluk delili olmadэрэnэ etraflэca anlatmaktadэr. Sцzьnь ettiрimiz risвleden bir kэsmэnэ aktarmayэ kвfо gцrьyoruz:

Hвfэz Рumвrо юцyle diyor: Yalnэz baюэna terk, kendisiyle beraber, terk edilenin yasaklanan bir юey olduрuna dвir bir nass bulunmadэkзa, onun (terkedilen юeyin) harвmlэрэna delвlet etmez. Aksine o iюin en fazla, meюrы’ olduрunu gцsterir. O terk edilen (yapэlmayan) iюin mahzыrlu oluюu ise tek baюэna terkden anlaюэlmaz.

Эmвm Ebы Saоd b. Lьbb (701-782), namazdan sonraki duayэ -bunun bu юekilde yapэlmasэnэn Selef’in yaptэрэ bir iю olmadэрэ gerekзesiyle mekrыh gцren(ler)e cevвben юцyle dedi: Bu (Selef’in юu duayэ bilinen юekliyle yap­madэрэna dвir olan) nakil doрruysa,[1171] юu terk, ancak o terk edilende terkin cвiz olduрu ve onda zorluk ve darlэрэn bulunmadэрэ hьkmьnь gerektirir. Bilhassa dua gibi юerоat’ta yerleюmiю umыmо bir temel esвsa dayanan husыsta terk edilenin harвm veya mekrыh oluюunu ise hiз gerektirmez.

Ebы Dвvud ve Nesво, Cвbir b. Abdullah’dan rivвyet ettiler: Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in iki iюinden ikincisi, ateюin (piюirerek) deрiюtir­diрi юey(-i, yemeрi yemek)den dolayэ abdest almayэ terk etmektir.[1172] Bunu mes’elemizle alвkalэ olarak delil getirmek aзэk bэr husыstur. Zоrв ateюle piюen yemekten dolayэ abdest almak vвcib olsaydэ, Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem abdest almayэ terketmezdi. Mвdem ki, terk etti, bu, onun (cвiz olmadэрэnэ deрil) vвcib olmadэрэnэ gцsterir.

Эmвm Ebы Abdullвh et-Tilimsвnо (v. 771) юцyle dedi: Bir hьkьm bildir­mekte fiil’e/yapmaya, katэlan юeylerden biri de terk/yapmamakdэr. Zоrв Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz’in fiili/bir юeyi yapmasэ ile harвm olmamaya delil getirilirse, terki/yapmamasэ ile de vвcib olmamaya delil getirilir. Bu, ashвbэmэz(Mвlikо Эmвmlarэn)эn ateю dokunan (ateюte pi­юen) юeyler(i yemek)ten dolayэ abdestin (vвcib) olmadэрэna delil getirmeleri gibidir.[1173]

Зьnkь, belki o anda onu yapmalarэna bir mвni’ vardэ. Veya ondan daha fazоletli bir юeyden цtьrь, yahud onun bilgisi hepsine ulaюmadэрэndan, onu terk ettiler, yapmadэlar.

Эmвm Buhвrо, Sahih ’inde, Nebо sallallahu aleyhi ve sellem’e yaptэklarэ iюlerde uymak bвbэnda Эbn Цmer radэyallahu anhьma’dan юцyle dediрini rivвyet etti: Nebо sallallahu aleyhi ve sellem bir altэn yьzьk edindi. Эnsanlar da derhвl altun yьzьkler edindiler. Ben bir altun yьzьk edindim dedi, he­men ardэndan onu attэ ve ben onu ebediyen giymeyeceрim buyurdu ve in­sanlar yьzьklerini derhвl attэlar.[1174]

Эbn Hacer, (Эmвm Buhвrо, Sahih ’inde) bu misвlle iktifв etti. Зьnkь o (misвl), yapmak ve terk etmek’te/yapmamakta O’na (Nebо sallallahu aleyhi ve sellem’e) uymayэ ihtivв etmektedir, dedi.

Ben (Рumвrо) derim ki, Эbn Hacer’in terk etmek ta’birinde mecвz kullanэlmasэ vardэr.[1175] Зьnkь, atmak fiildir. Onlar O’na (юu) fiil’de uydular. Terk ed(ip bir daha yьzьk takma)mak юu fiilin netоcesidir…[1176] Yine biz Nebо sallallahu aleyhi ve sellem’e, ondan sвdэr olan her bir юeyde uymayэ inkвr etmeyiz. Aksine onda (юu uymakta) fevz ve seвdet gцrьrьz. Lвkin Mevlid-i Nebevо ve Mi’rвc gecesinde olduрu gibi, yapmadэрэnэn da harвm (veya mekrыh) olduрunu sцylemeyiz. Зьnkь bu (harвmlэk iddiвsэ) Allah (Celle Celвluhы)’a yapэlan bir iftirвdэr. Kezв, selefin bir юeyi terk etmesi, yani yapmamasэ da o iюin mahzurlu (yasaklanmэю) olduрunu gцstermez.

Эkinci Nokta: Eюyвda Asэl Olan Nedir?

Эbn Nьceym юцyle diyor: Eюyada asl olan -delil mьbвh olmadэрэnэ gцs­termedikзe- mьbвh olmak mэdэr? Bu, Ювfiо’nin mezhebidir. Veya, delil mьbвhlэрэ gцstermedikзe, harвm olmak mэdэr? Ювfiоler, bu gцrьюь Ebы Hanоfe rahmetьllвhi aleyh’e dayandэrmэюlardэr. el-Bedоu’l-Muhtвr ’da юцyle denilmiюtir: Seзilen gцrью, юerоat’tan цnce amellerin hьkьmlerinin bulun­mamasэdэr…

el-Menвr ’a, musannifi (Эmвm Nesefо) tarafэndan yazэlan юerhde юцyle denilmiюtir: Eюya (varlэklar ve iюler) bazэ Hanefо вlimlere gцre aslэnda mьbвhlэk ьzeredir. Kerhо onlardandэr. Bazэ hadis вlimleri eюyada asl olanэn yasaklэk olduрunu sцylemiюlerdir. Ashвbэmэz (Hanefо вlimleri) onlarda (eю­yada) asl olanэn tevakkuf olduрunu sцylemiюlerdir. Bunun manasэ юu demek­tir. Eюyanэn mutlaka bir hьkmь vardэr. Ancak biz onu aklэmэzla bilemeyiz. (Nesefо’nin dediрi bitti)

Hidвye ’nin Эhdвd faslэnda, mьbвhlэрэn asэl olduрu ifвdesi vardэr. (Hidвyenin sцzь bitti)

Bu anlaюmazlэрэn eseri, вyetlerde ve hadislerde susulan, hakkэnda bir юey sцylenmeyen husыslarda ortaya зэkar. Hвli mьюkil/problemli olan юeyler bu kaide ьzerine oturur. Bu mьюkil mes’elelerden biri de iюi mьюkil olan hayvandэr. (Эbn Nьceym’in sцzь bitti.)[1177]

Hamevо de, el-Eюbвh Hвюiyesi ’nde kэsaca юцyle dedi: Kasim b. Kutlu Buрв bazэ ta’liklerinde,[1178] юцyle sцyledi: Seзilen gцrью, Ashвbэmэzэn cumhыru/зoрu katэnda asl olanэn mьbвhlэk olduрudur. Fahru’l-Эslвm bunu/mubвhlэрэ peyрamber bulunmadэрэ zamanla sэnэrlэ tutmuюtur.[1179]

Kiюinin kendine veya baюkalarэna zararlэ olduрu husыslar tartэюma sa­hasэnэn dэюэndadэr.[1180]

Taftвzвnо de, et-Telvоh ’de, eюyada asl olanэn mьbвhlэk olacaрэnэ sцy­lemiюtir.[1181]

Abdь’l-Hayy el-Leknevо, deryвlaюmэю olmakla vasfettiрi Es’ad[1182] er-Rыmо’nin nefis bir eser diyerek цvdьрь Mecвlisь’l-Ebrвr isimli kitвbэndan юu nakli yapэyor: Hakk olan, eюyвda, peyрamberlik gelmeden цnce bir hьkmьn bulunmamasэdэr. Peyрamberlikten sonra da, вlimler bu husыsta ьз ayrэ gц­rью ьzre ihtilвf etmiюlerdir: Birincisi, юerоat delili mьbвhlэрэnэ gцsterme­dikзe harвm olduрu, ikincisi, юerоat delili harвmlэрэnэ gцstermedikзe mьbвhlэkla sэfatlanacaрэ, ьзьncьsь ve doрru olanэ da bu husыsta, tafsоlin olduрudur/iюin ayrэlmasэnэn lвzэm geldiрidir: O da, zararlэ юeylerin harвmlэkla -ki, bunun manasэ, asl olanэn kendinde harвmlэk olduрudur- faydalэ (veya zararsэz) olanlarэn da mьbвhlэkla sэfatlanacaрэdэr.[1183]

Вlimlerin bu husыstaki ifвde tarzlarэ bir зok farklэ tercоhleri ihtivв ediyorsa da nakilleri artэrarak mes’eleyi uzatmak istemiyor, bir nakil ile sцzь bitirmek istiyoruz; Э’lвu’s-Sьnen sвhibi Allвme Zafer Ahmed el-’Usmвnо et-Tвnevо юцyle dedi: Вlimler bu husыsta ьз gцrью ьzere ihtilвf etmiюlerdir.

Birincisi, mьbвhlэk delili gelmedikзe her юey yasaklэk ьzeredir. Bu, Ювfiоlerin зoрunun mezhebidir.

Эkincisi, yasaklэk delili gelmedilзe her юey mьbвhlэk ьzeredir. Kerhо, Ebы Bekr er-Rвzо, Hanefо ve Ювfiо fakоhlerinden bir tвifenin ve Mu’tezile’nin зoрunun mezhebidir. et-Tefsоru’l-Ahmedо (isimli ahkвm tefsоrin)de ve Mьsellemь’s-Sьbыt (isimli Usыl-i Fэkэh kitaplarэn)da bцyle denmiюtir.

Ьзьncьsь, kendisinde hangi hьkmь gerektireceрine dвir delil gelme­dikзe eюyвnэn hiзbir hьkmь yoktur. (Bu da, Eю’arо ve Ona tвbi olanlarэn gцrьюьdьr. Tвnevо) Эbnь’l-Arabо el-Mвlikо’nin Ahkвmu’l-Kur’вn ’эnda bцyle yazэlэdэr.[1184]Yani, bazэ eюyвda asl olan harвm, kimisinde de mьbвhlэk… Вlimle­rin anlaюmazlэрэ her husыsta deрil bazэ maddelerdedir… Bizce en isвbetli kanaat da -Allah-u a’lem- budur.

Эbn Nьceym’in вyetlerde ve hadislerde susulan, hakkэnda bir юey sцy­lenmeyen husыslar sцzьnь iyi anlamak оcвb eder. Aksi hвlde mьhim yanlэю anlamalar olur, hatвlar yapэlэr ve hakоkatler tes yьz edilir. Hвfэz muhaddis Эbn Receb el-Hanbelо, юцyle diyor: Bilinmesi lвzэm gelen husыslardan biri de юudur: Bir юeyin harвmlэk ve helвllik ile zikredil­mesi Kitвb ve Sьnnet’in nasslarэndan anlaюэlmasэ bazen gizli kalabilir.

Zоrв nasslarэn manalarэ gцstermesi, kimi zaman nass ve tasrоh (aзэkзa ifвde etmek)yoluyla, kimi zaman, umыm ve юьmыl yoluyla, bazen fehvв ve tenbоh yoluyla olur. (Bu fehvв yoluyla olmasэ) O ikisine (anaya ve babaya) цf bile demeyin вyetinde olduрu gibidir. Zоrв, цf demekten daha bьyьk olan incitme зeюitlerinin bu yasaklamaya girmesi evlв yolla olur ve buna mefhыm-i muvвfakat denir. (Nassэn harвmlэk ve helвlliрe) delвleti bazen mefhыm-i muhвlefet[1185] yoluyla olur… Вlimlerin зoрu bunu (mefhыm-i muhвlefeti) almэюlar ve hьccet olarak kabыl etmiюlerdir. (Nassэn harвmlэk ve helвlliрe delвleti) bazen da kэyвs bвbэndan olur. Ювri’ (Allah (Celle Celвluhы) veya Resыlь sallallahu aleyhi ve sellem) manalardan bir manadan dolayэ bir юeyde bir hьkmь anlatэr ve o mana bir baюka юeyde de bulunur. O takdоrde юu hьkьm вlimlerin зoрuna gцre, o mananэn bulunduрu her юeye geзer. Bu, Allah (Celle Celвluhы)’nьn indirdiрi ve i’tibвr edilmesini emrettiрi adвlet ve terвzо bвbэndan olur. Bьtьn bunlar, nasslarэn kendisiyle harвmlэk ve helвlliрi gцstermesi bilinecek юeylerdendir. Hakkэnda bunlarэn hiз birisi bulunmayan husыslara gelince… Orada (юu husыslarda Kur’вn ve Sьnnet’te) vвciblik ve harвmlэk zikredilmemekle, onlarэn afvedilmiю (serbet sвha) ol­duрuna delil getirirlir.[1186]

Юu hвlde delillerin delilliрini bilmek de, hidвyet ve istikвmetin yanэsэra akэl ve ilim dahо ister. Bu sebeble зokзa gцrьlmektedir ki, зok aзэk delil gцsterilmesine raрmen, hidвyetsizlik yьzьnden hani delil? diye hцykь­renler vardэr. Diрer tastamam olmayan delil getirme yollarэyla ise, yanla­rэna hiз yanaюmayэn.

Цte yanda da, bir зok cвhil bazen bir nice isyвnэ Эslвm’эn rыhu veya Kur’вn’эn rыhu, yahud Sьnnet’in rыhuna uydurur, cвiz veya vвcib, yвhud оmвnэn esasэndan gцrьr ve gцsterir. Kimi zaman da, bir зok cвizi veya vвcibi, Эslвm’эn rыhu veya Kur’вn’эn rыhu, yahud Sьnnet’in rыhuna ters gц­rьp gцstererek harвm veya kьfьr i’lвn eder.

Rвbэta’nэn, юu eюyвda aslolan nedir? mes’elesiyle olan alвkasэna ge­lince…Meюrыiyetine dвir hiзbir nass bulunmasa bile, yasaklэрэna dвir kвfо bir delil bulunup getirilemediрi mьddetзe “eюyвda aslolan mьbвhlэkdэr” gцrь­юьne Rвbэta en azэndan mьbвh olur. Эyi maksadlarla yapэlmasэ ve iyi he­deflere gцtьrmesiyle de mьstehвb bir ibвdet hвlini alэr.

Ьзьncь Nokta: Эhtiyвз Anэnda Aзэklama Terk Edilebilir mi?

Beyвn, yani aзэklama, ihtiyвc duyulan bir vakitte ve yerde, sonraya bэrakэlabilir veya terkedilebilir mi? Aзэklamaya ihtiyвc duyulan bir zamanda aзэklamayэ geciktirmenin hiзbir юekilde cвiz olmadэрэnda usыlcьlerin icmвэ vardэr.

Эhtiyaз vakti demek, o vakit demektir ki, aзэklama o zamandan son­raya bэrakэlsa, mьkellef olan kiюi, mьkellef kэlэndэрэ vazоfeyi, onu iюlemekle mьkellef kэlэndэрэ vakitte yerine getirmeye imkвn bulamaz. Bu te’hоrin cвiz olmadэрэnэn delili юudur: Eрer юu geciktirme cвiz olsaydэ, bu, gьз yetmeye­cek bir юeyi kiюiye yьklemek olurdu. Зьnkь mьkellef bu hвldeyken kendi­sine yьkleneni yerine getirmeye imkвn bulamaz. Kullara gьзlerinin yetme­diрi юeyleri yьklemek ise, onlardan dьюmьюtьr.[1187]

Aзэklamayэ geciktirmek cвiz deрilse, hiз aзэklamamak haydi haydi cвiz deрildir. Cвhil sapэklarca юirk ve kьfьr veya harвm olduрu iddiв edilen rвbэta hakkэnda -ювyet iddiв doрru olsaydэ- Tevhоd dоni Эslвm’эn sцz sцyle­memesi mьmkin miydi? Sцylediyse hangi вyet veye hadiste sцyledi? Delil getirilsin. Ancak вyetler ve hadisler hasta beyin ve yьreklerce tahrоf edil­mesin. Allah (Celle Celвluhы)’ya veya Resыlь sallallahu aleyhi ve sellem’e iftirв edilmesin.

Dцrdьncь Nokta: Эstэslвh Veya Mesвlih-i Mьrsele Bir Delil Midir?

Эstэslвh veya mesвlih-i mьrsele ne demektir, hьccet midir? Bu, Usыl-i Fэkh’эn mьhim ve mьnвkaюalэ mevzыlarэndandэr. Юu aрэr mьnвkaюalarla zвten karэюэk ve bulanэk olan kafalarэ daha da karэюtэrmak istemiyoruz.

Kвdо Mьcвhidь’l-Эslвm el-Kвsimо bu husыsu aзэk ve anlaюэlэr bir tazda Fэkhu’l-Mьюkilвt isimli eserinde uzunca ele aldэ.[1188] Mevzыu oradan hulasa ederek buraya almak istiyoruz: Maslahat kendinde kuvvetli salвh bulunan юey iзin kullanэlэr. Цyleyse lьgatta maslahat, ister fayda ve lezzetleri ka­zanmak gibi celb etmekle olsun, isterse zararlэ юeyleri ve elemleri savmak gibi def etmek ile olsun, kendinde menfaat bulunan her bir юey demektir.

Istэlвhta ise, sonsuz hikmet sвhibi olan Ювri’in, kullarэ iзin hedefle­diрi, dinleri, canlarэ, akэllarэ, nesilleri ve mallarэnэ korumak ve bu muhafa­zayэ yok edecek юeyleri defetmekle alвkalэ menfaattir.

Эmвm Gazвlо rahimehullah юцyle diyor: Maslahat aslэnda fayda celbetmek ve zarar defetmek demektir. Biz (maslahat bir hьccettir der­ken) юu fayda te’mоni ile zararэ savmayэ kasdetmiyoruz. Zоrв bu fayda te’mоni ile zararэ savma kullarэn maksadlarэdэr. Kullarэn salвhэ ise maksadlarэnэ elde etmektedir. Lвkin biz, maslahat ile юerоat’in maksadэnэ (hedefini) korumayэ kasdediyoruz. Юeriat’in kullardan maksыdu, aradэрэ beю юeydir: O da onlara dinlerini, canlarэnэ, akэllarэnэ, nesillerini ve mallarэnэ korumasэdэr. Юu beю temel esвsэ korumayэ iзinde bulunduran her юey masla­hat, юu beю esвsэ yok edecek her bir юey de mefsedet/zarar, bunlarэn defe­dilmesi de maslahatdэr.[1189]Эmвm Rвzо de, benzer ifвdeleri kullanэyor.[1190]

Acaba bu maslahat ve mefsedetleri bilebilmenin цlзьsь nedir, bunlarэ akэllarэmэzla bilebilir ve ta’yоn edebilir miyiz? Yahud akэllarэmэzэ юerоat sвhibinin цnьne geзireceрiz, sonra da maslahattэr veya mefsedettir diye o hьkmь vereceрiz, цyle mi? Birinci юekli seзecek olursak, юerоatin ve dinin temeli yэkэlэr. Zоra kэsa akэllarэmэz mefsedetleri maslahatlarэn, maslahatlarэ da mefsedetlerin yerine koyarak юerоat heykelinin tamamэnэ ve din sarayэ­nэn bьtьnьnь yэkar. Bu kapэyэ aзmak юerоatin hudыdunun ve nasslarэnэn ta­mamэnэ deрiюtirmeye gцtьrьr.[1191]

Maslahatlar, ьзe ayrэlэr:

Bir: Mu’teber olduрu юerоat’te sвbit olan maslahatlar.

Эki: Mu’teber olmadэрэ/geзersizliрi юerоat’te sвbit olan maslahatlar.

Ьз: Ne mu’teber olduрu ne de mu’teber olmadэрэ юerоat’ta bulunma­yan maslahatlar.

Bu ьз maslahattвn birinci kэsэm, mu’teber/geзerli maslahatlar, ikinci kэsэm, Mulрвt/iptal edilen maslahatlar, ьзьncь kэsэm da, Mьrsel/salэnan maslahatlardэr. Юu hвlde mesвlih-i mьrsele юer’оat sвhibi tarafэndan ne mu’teber ol­duрuna, ne de mu’teber olmadэрэna, iptвl edildiрine dвir delil bulunmayan maslahatlar demektir. Mьrsele ve mutlaka diye isimlendirilmelerinin se­bebi, onlarэn ne mu’teberlik delili ne de iptвl delili ile baрlanmamэю olma­larэdэr.

Ювtэbо юцyle diyor: Istэslвh, hakkэnda, nass ve icmв’ bulunmayan bir hвdisede maslahat-э mьrsele’yi gцzeterek hьkьm зэkarmaktэr.[1192] Bazэlarэ, Эmвm Mвlik’e, ‘hьkьmlerin teюrо’ine binвen mesвlih-i mьrsele’ye mutlak olarak i’tibвr ettiрini, maslahatэn hakоkо ve вmme, yani sadece ferdi deрil de umыmu/geneli iзine alacak юekilde olmasэnэ юart koюmadэрэnэ nisbet etti. Lвkin Вmidо bu nisbeti inkвr etti.[1193] Ebы Bekr el-Bвkэllвnо, Ювfiоlerin зoрu, Hanbelоlerden sonraki вlimler ve bir kэsэm Hanefоler,[1194] Istэslвh’эn (Mesвlih-i Mьrsele’nin) hьccet (kesin delil) oluюunu inkвr etmektedirler.[1195] (Kвsimо’den yapэlan hьlвsa nakil son buldu.)

Kвsimо bazэ muhakkэklarэn Hanefоlere nisbet edilen inkвrэn doрru ol­madэрэnэ bir takэm misвller vererek sцylьyorsa da bunlarэn kimler olduрunu sцylemiyor. Hвsэlэ, bu mesвlih-i mьrsele’yi Юer’о bir hьkьm зэkarmakta hьc­cet kabыl etmeyen fukahв olduрu gibi, kabыl eden fukahв da vardэr. Цy­leyse kabыl edenlerin usыlьne gцre, lehinde veya aleyhinde naklо delil bu­lunmadэрэ farzedilen rвbэta da, -Юerоat’in gцzettiрi maslahat ve faydasэ gцsterilebiliyorsa,- юu цrью sвhiblerince asla redde-dilemez. Ancak, anzetьn ve in tвret/uзsa da keзidir юeklindeki Arab atasцzьnde de ifвde edildiрi gibi, mьюrik inвdэna sвhib olanlar, inkвrlarэnda yine de эsrвr edeceklerdir.


Beюinci Nokta: Tekfоrde Lьzыmlu Dayanak Nedir?

Bir kimseyi kвfirlik veya mьюriklikle suзlamak iзin lвzэm olan yeterli delil nedir?

Bunun iзin te’vоl/yorum kaldэrmayacak seviyede aзэk вyet veya yine te’vоl gцtьrmez mьtevвtir Sьnnet, yahud icmв”a ihtiyac vardэr. Baюka юekilde, kэyвslarla veya ictihвdlarla, hele kэyвs ve ictihвd bile olmayan saзmalamalarla bir iюe kьfьr veya юirk, bunu gцrdьkleri kimseye kвfir veya mьюrik diyenler, yada cвhildirler.

Mьtevвtir olmayan ve baюka юekilde te’vоl edilemiyen sahih hadislerle Ehl-i Sьnnet’in cumhыruna gцre kesin harвmlэk bile sвbit olmaz, sadece mekrыhluk ve inanзlaюtэrma bahis mevzыu ise kьfre sokmayan bid’at hвsэl olur. Ya, cвhil ve sapэk rвbэta dьюmanlarэnэn yaptэklarэ gibi abuk subuk yo­rumlamalarla olursa? Bu, dьpedьz Allah (Celle Celвluhы) ve Resыlь ile alay etmek olur. Юunlarэn hвlleri berbat. Cвhillikleri ma’zeret olarak kabыl edilmezse iюleri hepten kьl…

Altэncэ Nokta: Her Meselenin Delili Эllв Mantыk Mэ Olmalэdэr?

Baюka bir tв’bоrle, ona вid husыsо bir ibвre midir? Hayэr… Bir husыsun delili illв da onun iзin getirilen ibвre deрildir. Bu dediрimizi daha iyi anla­yabilmek iзin aюaрэdaki soruyu cevвblandэrmamэz lвzэmdэr; Sцzьn manasэnэ anlama kaз юekilde olur? Veya bir sцzden bir manayэ anlamanэn kaз yolu vardэr? Dцrt юekilde olur veya dцrt yolu vardэr:

Bir: Sцz, manayэ, nazmэ (kendi diziliюi) ile gцsteriyor ve o mana iзin getirilip sцylenmiю ise, bu, ibaresiyle(manayэ) gцsterendir.

Эki: Deрilse, yani bir manayэ gцstermek iзin sцylenmemiюse, fakat yine de o manayэ nazmэyla gцsteriyorsa, iюaretiyle o manayэ gцsterendir.

Ьз: Eрer sцz, nazэm (kendi diziliюi)) ile bir manayэ gцstermiyor fakat lьgatin mefhыmu (dilden anlaюэlan mana) ile gцsteriyorsa, delвletiyle o manayэ gцsterendir.

Dцrt: Deрilse, (yani, mana lьрatten de anlaюэlmэyorsa), iktizasэ ile o manayэ gцsteren bir lafэz olur. (Yani, sцzde o mana gцzьkmese de lafэz o manayэ gerektirir.) Dolayэsэyla, rвbэta’nэn meюrы’luрu iзin illв ona вid husыsо bir ibвre aramak, bu yoksa, diрer yollara bakmadan onu reddetmek ya cвhilliktir. Cвhil olanlar, ibвre manasэnэn dэюэndaki diрer ьз manayэ gцrmeyip, meselв, bunun neresi rвbэta delili? diyebilirler. Zоrв bu onlarэn idrвksizliklerinin muktezasэdэr. Delil isterlerken illa, ibвresiyle delв­let eden delil isterler. Ama kendileri delil getirirlerken bu dцrdьn de dэюэna зэkarak kэsmen zann ifвde eden kэyвsэn hiзbir юey ifвde etmeyen (hattв yalan ifвde eden) batэlэyla insanlarэ юirk ve kьfьrle suзlayabilirler.

Yedinci Nokta: Sцzьn Aзэk Veya Kapalэ Oluюu Kaз Зeюittir?

Lafzэn/sцzьn manasэ, eрer aзэksa, ya, tahsоs/sэnэrlandэrma kabыl eder veya etmez. Ederse, manasэnэn aзэklэрэ, ya sэrf sорesi (kalэbэ) sebebiyledir ki o zaman zвhir (aзэk)dir; Veya (sэrf sорesi sebebiyle) deрildir, ki o takdоrde nassdэr. Lafэzda te’vоl ve tahsоs ihtimвli yoksa ya nesh kabыl eder veya et­mez. Ederse, mufesserdir/tefsоr edilendir. Kabыl etmezse muhkemdir.

Eрer lвfzэn manasэ gizli kaldэysa, bu kapalэlэрэ, ya sорeden baюka bir юey sebebiyledir ki, bu hafоdir, yahud sорeden dolayэdэr ki bu da, eрer dь­юьnmekle idrвki mьmkin ise, mьюkil, deрilse, aзэklanmasэ, (baюka delillerle) umulan bir юeyse mьcmel, deрilse, mьteювbih olur.

Ayrэca, lвfzэn manada kullanэlmasэ, ya hakоkattэr veya mecвzdэr. Bu ikisinden her birinin murвdэ aзэksa sarоh, kapalэysa, kinвye olur.[1196]

Rвbэta inkвrcэlarэ, onun meюrы’luрu iзin illв apaзэk delil isterler. Oysa ilimde mu’teber olan delillerin hepsi aynэ aзэklэkta deрildir. Kimileri kэs­men kapalэ delillerdir. Юunlarэn hepsi de delil olmaya elveriюlidir. Lвkin yapэlan sэnэflama, bilhassa iki noktada mьhimdir: Birincisi: Bunlardan her birinin bir husыs iзin delil oluюunu inkвr etmenin hьkmь ayrэdэr. Эkincisi: Юunlarэn kendi ayarэnda zэd delil bulunmasэ hвlinde tevakkuf edilmesi, ikisininde i’tibвrdan dьюmesi, daha aзэk baюka zэdd delillerle teвruz/зeliюki вnэnda da, daha aзэk olanlarэn tercоh edilmesi gerekir.

Rвbэta kendinden daha aзэk veya kendine denk hangi delille зeliюmek­tedir? Bu ortaya konulmadэkзa, onun meюrы’luрuna dвir getirilen delillerin юu yollarla delil olamayacaklarэ gцsterilemedikзe, yapэlacak her bir karюэ зэkmanэn cвhillikten veya sapэklэktan doрduрu inkвr edilemeyecektir. Hal­buki biz, rвbэta inkвrcэlarэnda bu dediklerimizin hiзbirini gцremiyoruz.

Sekizinci Nokta: Sьkыtо Эcmв‘ Bir Hьkьm Bildirir Mi?

Evet, sьkыtо icmв‘, sцzlь icmв‘ seviyesinde deрilse de, bir зok вlime gцre bir hьkьm bildirir.

Alвuddоn Buhвrо юцyle diyor: Ruhsat icmвэnэn bu ismi almasэ, вlimlerin tamвmэnэn fвsэklэk ve dоn iюlerinde kusыr etmekle suзlanmalarэndan korun­muю olmak iзin zarыret оcвbэ icmв’ kabыl edilmesi sebebiyledir.[1197] Mes’elenin sыreti/юekli юudur: Bir asэrda Ehl-i Hall ve Akd’dan[1198] bir kimse, bir mes’elede, bu mes’ele ьzerinde mezheblerin hьkmь yerleюmeden evvel bir hьkme kanвat getirse, юu kanвat, asrэnэn ahвlisi arasэnda yayэlsa, ьze­rinden dьюьnme zamвnэ geзse ve ona muhвlif biri ortaya зэkmasa, bu asha­bэmэz (Hanefо вlimlerin)in зoрuna gцre kesin bir icmв’ olur. Fiil/iю de bцy­ledir. Ya’nо icmв’ ehlinden birisi bir iю yapsa, onu zamвnэnэn вlimleri bilse hakkэnda dьюьnme mьddeti geзtikten sonra ona hiзbir kimse karюэ зэkmasa bu onlar tarafэndan юu iюin mubвh olduрuna dвir bir icmв’ olmuю olur. Buna, onu kabыl edenlere gцre sьkыtо icmв’/susmakla olan icmв’ ismi veri­lir.(63) (Alвuddоn Buhвrо’nin sцzь bitti.)

Rвbэta amelini/iюini yapan veyв yapэlmasэnэ emreden bir deрil sayэla­mayacak вlimler, вrifler ve sвlihler olmuюtur. Rвbэta, mьctehidler, fakоhler muhaddisler, mьfessirler ve akвid вlimlerinin bol olduрu zamanlarda he­men hemen herkesin bildiрi ve ювhid olduрu bir seviyede юцhretle iюlenmek­teydi. Buna raрmen, rвbэta’ya karюэ gelen, veya onu юirk yвhud bid’at diye vasfeden hiзbir ilim sвhibi bilinmemektedir. Bu da bir sьkыtо icmвdэr. Zamвnэmэzэn akэl, ilim, hidвyet ve edeb mьflislerinin sцylemekte olduklarэ­nэn ise bizce peю paralэk bir kэymeti bile yoktur…


Dokuzuncu Nokta: Sвlihlerin Цrf ve Вdeti Meюrыluk Эfвde Eder Mi?

Evet, eder. Nitekim bu husыs, Usыl-i Fэkэh kitablarэnda,[1199] birtakэm mьstakil risвlelerde,[1200] Eюbвh ve Mecelle gibi Kьllо veya Ekserо kвidelerden de bahseden eserlerde [1201] etraflэca anlatэlэr.

Mь’minlerin gьzel gцrdьрь, Allah (Celle Celвluhы) katэnda da gьzel­dir.[1202] Цrf ile sвbit olan юer’о bir delil ile sвbit olmuюtur.[1203] Цrf ile sвbit olan Nas ile sвbit olmuю gibidir.[1204] Цrfьn makbыl olmasэnэn da elbette юartэ vardэr: Nassa muhвlif цrfe i’tibвr edilmez.[1205]

Netоce

Эюte size tam on tane usыl kвidesi… Bunlar зerзevesinde de iюte size meюrы’ bir amel; Rвbэta… Bahsi geзen вyetler, hadisler ve fэkhо istinbвtlar dвiresindeki юu kвidelerin veya rвbэtanэn bunlar зerзevesinde olduрunun yanlэюlэрэ isbвt edilmedikзe, onu inkвr etmek, en hafоfinden hevв ile amel etmektir. Nefse ve hevвya tapэnmaktэr da diyebilirsiniz. Вbidler, вrifler ve zвhidler topluluрu olan sыfiyye tвifesi gibi salвh ve takvвda mь’minlerin nьmыneleri olan nezоh zвtlarэn цrfь hвline gelen rвbэta Allah (Celle Celвluhы) katэnda da elbette gьzeldir.

Rвbэtanэn mьsbet ilim ve psikoloji aзэsэndan delilleri vardэr. Зьnkь rвbэta, bir bakэma baюkalarэna benzeme ve taklit arzusunun tezahьrьdьr. Зocuklukta anne babayэ taklitle baюlayan, црretmen ve ideal юahsiyetleri taklitle geliюen benzeme duygusu fэtrоdir. Her insanэn hayatэnda bunun belli bir yeri vardэr. Burada benzemek taksitle bahsedilen gelip geзici hevesler tьrьnden benzeme deрil aynоleюmedir. Zira basit taklitler gelip geзicidir.

Onlara fantezi demek belki daha uygundur. Aynоleюme ise taklidin bir ileri derecesidir. Aynоleюmede цnce benimseme sonra alэюkanlэk haline ge­tirme sцz konusudur. Эnsan karakteri baюkalarэnэn yaptэklarэnэ aynen yap­mak sыretiyle, farkэna varmadan bir biзim kazanэr.

Kiюinin юahsiyetinin dokunmasэnda, sevdiрinin tavэrlarэ цnemli bir etki gцrьr. Зьnkь insan sevdiklerini цnyargэsэz ve peюin hьkьmsьz benimser ve onlarla aynоleюir. Psikolojide buna “aynоleюme” (identifecion) denir.

Sыfilere gцre rвbэtanэn nasэl yapэlacaрэnэ ve nelere dikkat edilmesi ge­rektiрini юцyle цzetleyebiliriz: Цnce rвbэta yapэlacak kimse ahlвki kemвle ermiю mьюahede mertebesine ulaюmэю bir mьrюidi kвmil olmalэdэr. Sвlik baрlandэрэ bцyle bir юeyhin huzurunda ve gэyabэnda onun sыret ve sоretini hayal etmeli yanэnda iken takэndэрэ tavrэ gэyabэnda da sьrdьrmeye зalэюma­lэdэr.

Rвbэtada цnemli olan юeyhin sыret ve sоretini hayalde muhafaza et­mektir. Suret ve sоretini hayalde muhafaza duygusu zamanla юeyhin ahlвk ve цzellikleriyle bezenmiю bir hale gelmeyi saрlar. Зьnkь gьзlь юahsiyetler daima diрerleri iзin ilham kaynaрэdэr. Bir mэknatэs gibi onlarэ зekip etki­ler.[1206]

Zamanla toplumun bozulduрu ve kiюilerin kalpleri gereksiz юeylerle meюgul olduрu iзin tarikatlar bunun yerine, mьridlerin kalplerini Cenab-э Hak’ka baрlamaya vesile olmasэ maksadэyla kamil юeyhlere rвbэta etmeyi bir usul olarak benimsemiюlerdir. Bunun neticesinde de tasavvuf eрiti­minde, bir araз olarak kabul edilmiюtir. Rвbэta hakkэnda ilk sцz edenlerden Cьneydi Baрdadо (k.s) olmasэna raрmen bugьnkь anlamda bir rвbэta anlayэ­юэnэn ilk defa Muhammed Bahвuddin Nakюэbend’e (v. 791/1388) isnad edil­diрini gцstermektedir. Nakюэbend hazretlerinden sonra rвbэta hakkэnda ilk eser, Эmвm Rabbвnо’nin (k.s.) (v. 1031/1621) Mektubat ’эdэr.

Rвbэta hakkэnda en geniю malumatэ veren bir diрer вlim de Halid-i Badadо’dir. Bu arada unutulmamalэdэr ki maksat Yьce Mevlaya ulaюmaktэr, rвbэta ise seyr-i ilellвh’a vesile olmaktan baюka bir юey deрildir, denmekte­dir.

Durum bцyle olunca rвbэta tarikat ehlinin, gerek tecrьbe gerekse baюka yцntemlerle geliюtirip ortaya koyduрu veya fэtrо olan bir eрitim tek­niрi olarak kabul edilip gayesine uygun ve ehlince зizilen зerзevesi aюэlma­mak юartэyla uygulanmasэ terim anlamda bid’at sayэlmaz. Ancak цzellikle bazэ cahil mьritlerin, rвbэta ve rвbэta yapэlan юeyh hakkэndaki yanlэю inanз ve uygulamalarэna bakэldэрэnda konunun bazen юirk kokan tehlikeli boyut­lara vardэrэlmэю olabileceрi de mьmkьndьr. Ancak bunun tarif edilen rвbэta olduрunu iddia etmek doрru olmayacaрэ gibi bu yanlэюlэklardan yola зэkarak rвbэtaya bid’at demek de haklэ gцrьlmemektedir. Ayrэca Budizm kaynaklэ Hind meditasyonundan baюka bir юey deрildir, diyerek saldэrэda bulunmak ilmi yaklaюэmla telif edilebilecek bir tavэr deрildir.[1207]

Rвbэta sevgi ve hьrmetle kalbi baрlamaktan ibarettir. Ta ki fiilо bera­berlik meydana gelsin. Ancak burada kudsiyet izafe etme duygusu hakimse, o zaman bu durum insanэ юirke gцtьrьr. Mevlana Halid bu hususu юцyle dile getirir. “Rвbэtanэn yasak alanэda vardэr. Rвbэtada bizzat vesilelerin maksat kabul edilmeleri cвiz deрildir. Bцylesi bir rвbэta normal olmaz, зьnkь bu­rada vasэtayэ gaye kabul etmek ve ona takэlэp esas maksadэ unutmak sцz konusudur. Fakat meюru rвbэta’da durum bцyle deрildir. Rвbэtayэ kabul etmeyenlerin inkвrэ, зok kere bu inceliрi anlayamadэklarэndan veya bazэ sыfilerin rвbэtayэ saptэrmalarэndan dolayэdэr.

 

Feyiz Almak Nasэl Olur?

 

Bir Mьrюid-i kвmilin sohbetinde, ya’nо yanэnda bulunup, ahkвm-э islвmiyye bilgilerini iюiten kimse, hem ahkвm-э islвmiyyeyi црrenir. Hem de, Onun mubвrek kalbinden yayэlan nыrlara kavuюur. Bu nыrlarэn yayэlma­sэna “feyz” denir. Gьneю, dвimв, gцrdьрьmьz ziyвlarэ neюr etdiрi, yaydэрэ gibi, “ultra-viyole” ve “infera ruj” dediрimiz, gцrьlemiyen юuвlar da neюr etmekdedir. Gцremediрimiz “laser”, “rцntgen”, “katod” ve “цlьm” юuвlarэ da vardэr. Herbirini hвsэl eden kaynaklarэ vardэr. Resыlullahэn mubвrek kalbinden dвimв hвsэl olan, devвmlэ fэюkэran, gцrьnmiyen юuвlar da vardэr. Bu юuвlara, эюэnlara “nыr” denir. Bu юuвlar, Eshвb-э kirвmэn, ya’nо yanэnda bulunan mьslimвnlarэn kalblerine, isti’dвdlarэ, ya’nо alabile­cekleri kadar geldi. Herkesin isti’dвdэ, islвmiyyete uyduрu kadardэr. Eshвb-э kirвmэn her biri, Ehl-i sьnnet вlimi idi. Her biri, kendisine gelen nыrlardan, feyzlerden, Resыlullaha olan оmвnэnэn ve muhabbetinin kuvveti kadar alabildi. Ebы Bekr-i Sэddоkэn оmвnэ ve sevgisi, hepsinden зok olduрu iзin, hepsinden зok feyz aldэ. Birisini sevmek, onun sevdiklerini sevmek, onu ьzenleri sevmemek, her iюinde ona tвbi’ olmak, hizmet etmekdir. Эn­sanэn kalbi, fosforesans madde gibidir. Aldэрэ nыrlarэ saзar. Eshвb-э kirвmэn kalblerinin saзdэрэ nыrlar, Tвbi’оnden, muhabbet sвhiblerinin kalblerine girdi. Bцylece, her asrdaki muhabbet sвhibleri kendi mьrюidlerinden, hem islвmiyyeti црrendiler. Hem de feyz aldэlar.

Bir kimsenin kalbi, kendi mьrюidinin kalbine, Resыlullahdan gelmiю olan feyzlere kavuюursa, bunun оmвnэ kuvvetlenir. Эslвmiyyete uymasэ, ibвdet yapmasэ kolay ve tatlэ olur. Nefsi, gьnвh, kцtь arzыlarэndan vazge­зer. Aklэ, ticвret, zэrвat ile, halвl kazanmakla, fen, san’at, hukыk, cihвd ve astronomi gibi dьnyв iюleri, hesвblarэ ile meюgыl olur, herkesin mьюkьllerini зцzer ise de, kalbinde bunlarэn hiзbiri bulunmaz. Эbвdetlerini ve her iюi ve her iyiliрi, yalnэz Allahь teвlв emr etdiрi iзin yapar. Baюka bir menfe’at dьюьnmez. Kalbine, rыh вleminin bilgileri gelir. Seyyid Abdьlhakоm-i Arvвsо "rahmetullahi aleyh" bцyle idi. Оmвn ve fэkh bilgilerinden ve her meslekden, her fenden sorulanlara verdiрi cevвblar, dinleyenleri hayretde bэrakэrdэ. Зalэюarak, akl ile црrenilen din ve fen bilgilerine “ ilim” denir. Mьrюidin kalbine gelen bilgilere “юьhыd” ve “ahvвl” denir. Allahь teвlвnэn ve sэ­fatlarэnэn юьhыduna “Ma’rifet” denir. Allahь teвlвnэn ma’rifeti, yalnэz Onun var olduрunu, вlemin ya’nо her mahlыkun yok olduklarэnэ, aynadaki hayвl gibi, bir gцrьnью olduklarэnэ anlamakdэr. Sэfatlarэnэn ma’rifeti, hiзbir юeye benzemediklerini anlamakdэr. Bu iki ma’rifete, “ma’rifet-ullah” ve “fenв-fillah” denir. Buna kavuюana “вrif” denir. Вrif olan, kimseye kцtьlьk yapamaz. Herkese hep iyilik yapar. Allahь teвlвnэn sevgili kulu, bir mьrюid olur. Hem islвmiyyet ilmlerini, hem de feyz yayar. Bunun yaydэрэ ilmlere mьrюid denmez. Эlmi yayan insana mьrюid denir. Ya’nо mьrюid, insan-э kвmil demekdir. Herkese, vatana, millete hayrlэ, fвideli, olgun bir mьslimвn demekdir. Mьrюidden feyz gelmesi iзin, islвmiyyeti bilmek ve tatbоk etmek [uymak] юartdэr. Meselв, bir kadэn islвmiyyete uymak isterse, baюэnэ, saзэnэ, kollarэnэ, bacaklarэnэ, yabancэ erkeklere gцstermemesi, sokaрa зэkarken, yьzьnden ve avuзlarэndan baюka yerlerini цrtmesi lвzэmdэr. Эslвmiyyete uymэyana feyz gelmez. Hem de tevbe etmezse, Cehennem ateюinde yana­caрэ bildirildi. Gelen feyzlerden, kalbin alabilmesi iзin de, mьrюidin kemвlini anlamak ve inanmak ve kendisini bunun iзin sevmek lвzэmdэr. Bцyle sevene, mьrюidin kitaplarэnэ okurken de feyz gelir. Sohbetde mьrюidi dinlerken veyв kitвbэnэ okurken, feyz almaрa kavuюan kimse, mьrюide uzak­tan “rвbэta” yapэnca, ya’nо sыretini, yьzьnь hayвline getirince [hвtэrlayэnca] da feyz alэr. Eski mьrюidlerin kabrlerini ziyвret edince, on­lardan da feyz alэr.

Ashab-э Kirвm kitвbэndan alэnmэюtэr.

Ammв (li-eclil-istifвde) kalbi hazэrlama юekli юцyle olmalэdэr: Hayal ve havвssэnэ dьnya ve ahiretten ve bьtьn manevi hal ve makamlar­dan, belki kendi varlрэndan kat’ edip cьmle mвsivвyэ unutur gibi olmalэ­dэr...

Ve mьrюidin kalbinden feyz-i ilвhоyi talib olduрu halde, nazarэnэ, basоretini iз gцzьnь kalbinin derinliрine eriюtirip, kalbini mьrюidin kalbine muttal ve feyzin gцnlьne akэюэnэ mьlвhaza kэlmalэdэr. Bir vechile ki, Zвt-э Mukaddes Celle Ювnьhы’dan hiз bir юekilde gafil olmayarak ve gвyet iзi yanarak tazarrы, niyaz ve muhabbetle muntazэr olmalэ ve юцyle itikad etmeli: Kalb feth olununca feyz-i ilвhо denizler misвli kalbe teveccьh eyledi; ve kendisini her ne kadar idrвk etmese de yine цy­lece itikad eylemeli; зьnkь idrвk vьsыle юart deрildir; belki юartэ istemek, hemen vьsыle inanmamaktэr.(Yani kiюinin onu farketmemesi olmadэрэ anlamэna gelmez, bilakis inanmak iзin farketmeyi beklemek bile hoю deрildir.)

Feyz geldiрini nasэl anlarэz. Юцyle anlayabiliriz;

1- Feyz gelmiюse, Allah-u Teвlв bizi kьfьrden korur.

2- Haramlardan uzaklaюtэrэr.

3- Dьnyadan soрutur.

4- Bьyьkleri, salih kimseleri bize sevdirir.

5- Эnsan, цlьme karюэ hasret duymaya baюlar.

6- Эbadete karюэ istek gelir. Эbadetler kolaylaюэr.

 

Эюte bunlar varsa, feyz geliyor demektir. Feyzin kesildiрinin alameti ise, hiз ьzьlmeden gьnah iюlemektir. Fвsэklarla karюэlaюmak, onlarla bera­ber olmak, kalbde zulmet hвsэl eder, feyz gelmesine engel olur. Haram yiyen, bьyьklerin ruhlarэndan mahrum kalэr ve feyz alamaz. Yediрi haram юeylerin зэkardэрэ manevi gazlar vьcuttaki feyz yollarэnэ tэkar, bьyьklerin feyzi gelemez. Demek ki feyzin gelmesi iзin, haramlardan sakэnmak, salihlerle beraber bulunmak ve dinin emrine uymak юarttэr.

Эhlвs elde etmek de Allahь teвlвnэn dostlarэndan feyz almakla olur. Eshвb-э kirвm Peygamber efendimizden feyz aldэlar, hepsi ihlвslэ oldu. Onlar da kendi talebelerine feyz verdiler. Onlarэn talebeleri de kendilerinden sonrakilere feyz verdiler. Feyz akmak demekdir. O da, kalbden kalbe olur. Hiз anlaюэlmadan feyz akar. Nasэl ki gьneю havadan akar, elektrik telden akar, birbirine hiз benzemez; Feyz akэюэ da onlara benzemez. Эnsan bunu fark edemeyebilir.

 

Bьyьklerden feyz gelmesi sevgi, muhabbet iledir, fakat gelen feyzden istifade edebilmek haramdan sakэnmakladэr.

 

ЮEFВAT

 

Юefвat kelimesi “شفع/юefa’” kelimesi kцkьnden alэnmэю olup, bu da fert (tek)’in zэttэ, зift demektir. Baюkasэ iзin hayэr istemek anlamэndadэr.

Юefвat kelimesi mвnв bakэmэndan tevessьlle oldukзa yakэndэr; teves­sьl daha ziyade dьnyadaki vesileler, юefвat ise вhirettekilerle ilgili olarak vesile edinmede kullanэlэr.

Юefвat iзin юцyle bir tarif yapэlabilir: "Bir kimsenin baрэюlanmasэ iзin onun adэna af dileme, maddо veya mвnevо bir imkвnэ elde etmesi iзin yet­kilisi nezdinde vesile olma. Allah nezdinde mertebesi yьksek olan birinin O'na dua etmesi, di­lekte bulunmasэ" ve daha зok "bu yьksek mertebeli kullarэn, вhirette gь­nahkвrla­rэn baрэюlanmasэ yцnьnde vukы bulacak vesile olma dileрidir.

“Юefвat ya Resыlallah” demenin manasэ “Ey Allah'эn Resьlь! Юefвatэna nail olanlardan olmamэz iзin Allah’a dua et!” demektir. Veya benim iзin Allah-u Teвlв’dan kusurlarэmэn baрэюlanmasэnэ af ve iyiliрe kavuюmamэ istermisin? Nitekim senin bцyle bir yetkin vardэr. Bu mananэn dэюэnda zamanla Tьrkзe’de “Юefвat ya Resыlallah” cьmle­sine, bizi affet ya Resulallah gibi yanlэю bir mana yьkleyip, sцyleyenler varsa, tцvbe etmelidirler. Bu durumda Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in veya baюkasэnэn birine юefвat etmesi, onun iзin Allah’a dua etmesi, Allah’tan gьnahэnэn baрэюlanmasэnэ ve dileklerinin giderilmesini istemesidir.

Юefвat Ya Resulallah Demeye Karюэ Olanlarэn Эtirazlarэ

1. ЭTЭRAZ:

Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ahirette юefвat etmesi haktэr, fakat Mьslьmanэn Peygamberin юefвatini Allah’tan istemesi gerekmektedir. Aюaрэdaki ayetleri delil gцstererek hayattayken ve цlьmьnden sonra Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’den юefaat istenmeyeceрini gцsteri­yor.

قُل لِلَّهِ الشَّفَاعَةُ جَمِيعاً لَّهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالاَْرْضِ ثُمَّ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

“De ki: “Bьtьn юefвat Allah’эndэr. Gцklerin ve yerin mьlkь O’nundur. Sonra hep dцndьrьlьp O’na gцtьrьleceksiniz.” [1208]

“Цyle bir gьnden korkun ki, kimse kimsenin yerine bir юey цdeye­mez, kimseden юefaat de kabul edilmez .” buyrulmuюtur. [1209]

“Artэk юefaat edicilerin юefaati onlara fayda vermez.” [1210]

“O gьn zalimler iзin mьюfik bir dost ve sцzь dinlenecek bir юefaatзi de yoktur.” buyrulmuюtur. [1211]

Юefaat yetkisi ancak Allah’a aittir. Юefaat, sadece Allah’tan istenme­lidir. Цlmью kimseler isterse peygamber olsun, direkt olarak onlardan asla юefaat istenemez. “Yani, “юefaat yв Rasыlallah” demek hem “юefaatin ta­mamэnэn Allah’a ait olduрu вyetine, hem de “ancak senden yardэm isteriz” вyetine ters dьюeceрi iзin cвiz deрildir.

Peygamber’den bile юefaat istemek cвiz olmadэрэna gцre, Allah’эn dostu olduрu zannedilen kimselerden юefaat talep etmek ya da bцyle bir юeyi garanti gibi bilmek hiз mi hiз cвiz olmaz.

Selefi gцrьюь ьzere olduрunu idda edenlerin bir kэsmэ ise юцyle de­diler:

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem hayattayken, юefaat talep edi­lebilinir. Fakat цldьkten sonra юefaat talep etmek юirktir. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem hayatta iken Sahabeler ondan юefaat diledikle­rine dair delil var iken, цldьkten sonra юefaat istediklerine dair delil yok­tur. Onun iзin Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem hayattayken gьcь yet­tiрi duyduрu ve Allah Teвlв kendisine izin verceрi iзin peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den hayattayken юefaat dilemek caizdir. Зьnkь Peygambe­rimiz Rabbinin huzuruna durup, юefaat isteyenler iзin dua ederek юefaat dilemeye gьcь yeter.

Ey Allah’эn Resыlь! Allah’a dua et, beni de юefaat edilenlerden kэlsэn, юeklinde Sahabenin юefaatэ istemesinde bir sakэnca yoktur derler.

Fakat цlь ve uzaktaki diri, iюitmez ve cevap vermez. Bunlarэn fayda ve zararlarэ olmaz. Цlmью peygamberden ve evliyanэn vefatэndan sonra ruhlarэndan юefaat istemek юirktir derler.

Юefaat Ya Resыlallah Diyenlerin Gцrьюleri

Юefaat asэl itibariyle Allaha aiddir. Allahь teвlв, юefaat edene ve юe­faat edilene izin vermedikзe, hiз kimse юefaat edemez. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in юefaati iзin duamэzda: “Ya Rabbim (Allah'эm)! Bana Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in юefaatini nasib eyle!”

Genelde bцyle demekteyiz asэl olan budur. Birde bazen “Юefвat Ya Resыlallah” sцzь vardэr. Manasэ Ey Allah’эn Resьlь! Юefвatэna nail olanlar­dan olmamэz iзin Allah’a dua et! demektir.

Bu konularэn anlaюэlmasэ iзin birkaз meseleyi ve o mesele hakkэndaki delilleri iyi bilmek lazэm. Цlьler iюitir mi, tevessьl, istiрase, bir birileriyle iliюkili kitapta bu konular зok geniю olarak aзэklandэ. Юefaat konusunu da anlamak iзin tekrar, цlьler iюitir mi, tevessьl, istiрase konularэnэ buraya ayrэ ayrэ uzun bir юekilde yazmak lazэm. Bu konularda bu kitapta uzun bir юekilde anlatэlmэюtэr.

Yani hayattayken ve цlьmьnden sonra Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’den юefaat istemenin caiz olduрunu, bidat ve юirk olmadэрэnэ anla­mak iзin ьз konunun anlatэldэрэ toplam olarak 390 sayfalэk bilgileri, mez­hep imamlarэnэn gцrьюleri, ayet ve hadislerin aзэklamalarэ, itirazlar onlara verilen cevaplar gibi delilleri okumanэz lazэm.

Эnsanlarэmэzэn зoрunun bunlarэ okuyacak zamanlarэ olmadэрэ veya okumadэklarэ iзin gцrьnьюte doрru zannettikleri, aslэnda gцrdьkleri gibi olmayan birзok konuyu anlamayэp yanlэю inanэюlara, itikatlara kapэlmakta­dэrlar. Kitapta bazэ yerlerde bu konularэ tekrar yazdэk. Burada da yazarsak зok tekrar olmuю olacak. Onun iзin 390 sayfalэk bilgleri birer цrneklerle burada kэsaca aзэklayacaрэz. Эsteyen o konulara bu kitaptan bakarak юefaat konusunu net olarak anlayacaktэr.

Resulullah’эn Vefatэndan Sonra Юefaat Эstemeye Юirk Diyenlere Ve­rilen Cevaplar:

1. Эtiraza Verilen CEVAP:

“Юefвat Ya Resыlallah” derken izah isteyen iki tane mesele var:

Birincisi, Resыlullah Aleyhi's-Salвtu ve's-Selвm vefat etmiю iken kendi­sine “Yв” diye nida ederek юefвat istenir mi meselesi?

Эkincisi, Resыlullah Aleyhi's-Salвtu ve’s-Selam vefat etmiюken, kendi­sine nida edilmesinini duyup bizim iзin, dua edebilir mi? Bu iki meseleye kэsaca aзэklayalэm юimdi.

1. Mesele:

Resыlullah Aleyhi's-Salвtu ve’s-Selam vefat etmiюken kendisine nida edilmesinin caiz olduрu, bizim et-Tahiyyat duasэnda var. Namaz kэlan kiюi her iki rekвtta bir defa Tahiyyat duasэnэ okur. Yani gьnde 40 rekвt namaz kэlan kiюi 20’den fazla et-Tahiyyat okur. Gьnde 20’den fazla السلام عليك أيها النبي “Ey Peygamber sana selam olsun”, diyor. Yani Peygam­berimiz sallallahu aleyhi ve sellem’e nida etmektedir. Peygambe­rimiz sallallahu aleyhi ve sellem vefat etmiю olmasэna raрmen, kendisine nida edilmekte­dir.

Eрer Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem’den sonra ya da kendi gэyabэnda O’na nida etmek юirk olsaydэ, insanэ dinden зэkarsaydэ, namaz kэlan insanэn gьnde 20’den fazla dinden зэkmasэ gerekirdi. Resulullah sallallahu aleyhi ve selem’in vefatэndan sonra yukarda geзtiрi ьzere, ya Muhammed diye seslenip yardэm uman Sahabe ve Tabiin’in bu tьr istekleri vardэr.

Dolayэsэyla et-Tahiyyat duasэnэn delaleti ile rahat rahat diyoruz ki, Resыlullah Aleyhi's-Salвtu ve’s-Selam’a buradan veya dьnyanэn neresinden olursa olsun nida etmekte, itikatэ saрlam olduktan sonra bir sakэnca yoktur.

السلام عليك أيها النبي “Ey Peygamber sana selam olsun” demek caiz­dir, insanэ юirke gцtьrmez. Ьstelik bu dua ile O’na selam da veriyoruz.

Эbn Teymiyye’nin talebesi Hafэz b. Kesоr’in naklettiрine gцre, Yemвme savaюэnda Mьslьmanlarэn юiвrэ “Ya Muhammed!” sцzleriydi. Hвlid Эbnь Velоd bunu kullanэrdэ [1212]

Burada da birkaз tenbоhte bulunacaрэz:

Birinci Tenbоh: Burada ortada olmayan bir kula yapэlan bir nidв/зaрэrma ve ondan meded isteme var; yani istiрase var, tevessьl var.

Эkinci Tenbоh: Bu юiarэ kullanan, Ashвb radэyallвhu anhum ve onlar­dan biri olan Hвlid Эbnь Velоd radэyallвhu anhu mi, haberi rivвyet eden rвvоleri mi, onu kitвbэna alan ve inkвr etmeyen Эbnь Kesоr mi? Hatalэ elbetteki hiз biri bu tьr istekte bulunmaktan dolayэ hatalэ deyil.

Ya Muhammedвhu! buradaki “ya” nida harfi olup, “ey” demektir. Muhammed kelimesi mьnвdвdэr. Yani kendisine seslenilen kiюidir. Mьnвdв­dan sonra gelen elife, elifi istiрase/medet isteme elifi derler. Dolayэsэyla bu kelimeden зэkan mana: “Ey Muhammed imdadэma yetiю, bize yardэm et!” olur. Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenler bu tьr istekve sesleniюe юirk diyolardэ.

Heysem bin Haneю Radэyallвhu Anh Haberi

Heysem’in юцyle dediрi rivвyet edildi:

Abdullah Эbnь Цmer radэyallвhu anhьmв’nэn yanэndaydэk. Ayaрэ uyuю­muюtu. Birisi O'na, en sevdiрin insanэ zikret dedi. O da Yв Muhammed!... dedi. Sanki baрdan зцzьlmьюtь. [1213]

Bu rivвyeti, Эmвm Buhвrо de, el-Edebu’l-Mьfred’inde, Ebы Nьaym, Sьfyвn, Ebы Эshвk ve Abdurrahmвn Эbn-i Sa’d yoluyla rivвyet etmiюtir.

Mьhim olan husыs Buhвrо ve Hвfэz Эbnь’s-Sьnnо tarafэndan Эslвmо bir edeb olarak kabыl edilmesi ve kitвblarэna alэnmasэ… Hattв Эbnь Teymiyye bile юirk gцrьlmeyip el-Kelimu't-Tayyib isimli Gьzel kelime isimli kitabэnda nerelerde sьnnete uygun, nasэl duв edeceрimizi gцstermek iзin yazdэрэ esere almasэ dэr.

Рвib bir kulu зaрэrarak istiрase ve tevessьl eden юu imвmlardan han­gisini юirkle suзlayacaksэnэz,

Resыlullah sallallahu aleyhi ve selem’in Sahabe ve Tabiinin bu i

Поделиться:





Воспользуйтесь поиском по сайту:



©2015 - 2024 megalektsii.ru Все авторские права принадлежат авторам лекционных материалов. Обратная связь с нами...