Konunun Anlaюэlmasэ Эзin Baюэmdan Geзen Bir Olay

 

Bir gьn evimde kalpten sessizce la ilahe illallah diye 5000 defa zikir ediyordum. Allah Celle Celвluhы’nun huzurunda normalde diz ьstь otur­mam gerekirken ayaklarэmэ uzatmэюtэm. Derken uyanэk olduрum halde, evin tavanэndan florans эюэрэna benzer ama yьzlerce misli зok daha gьзlь ve gьzel bir nur evin her tarafэnэ dan benim vucudumu kapladэ

Asitin iзinde eriyip asitte kaybolmak gibi yada kэzgэn lavlarэn iзinde eriyip ateю olmak gibi, o gьзlь эюэрэn iзine kendimi kaybettim. Yalnэz Allah Celle Celвluhы’nun tecellisiyle o nur, эюэk vardэ baюka hiзbir юey dьюьnemi­yor, gцremiyordum. Zamandan, mekвndan mьnezzeh, юekil suret olmadan, nasэl rьzgвrэ gцrmez, ama hissedersiniz, ateюi gцrmeden sэcaklэрэnэ hisset­mek gibi, Allah Celle Celвluhы’yu зok yoрun bir юekilde hissettim.

Ben hemen ayaklarэmэ dьzelttim diz ьstь oturdum. Allah’эn huzu­runda hissetmenin verdiрi korku, sevinз, heyacanla karэюэk bir duygu ile kitlendim, yani kэmэldayamaz oldum.

Эюte o haldeyken, bana bэзak soksanэz, ev yansa, gцzьmьn ucunu bile o yцne зeviremeyecek kadar kэmэldayamaz bi haldeydim. Bu gьcьn karюэsэnda boyun eрdim. Baюka bir юey dьюьnemez oldum. Dьnyayla iliskim kesildi. O эюэk nur allah (cc) hissetmem duygusu ve ben vardэm.

Yukarda anlattэрэm olay, hal hayatэmda bir kere oldu ve 1 dakika sьrdь. Bu olaydan sonra, Hazreti Ali radэyallahu anh’эn bacaрэna ok sapladэрэ zaman, namazdayken зэkartэn demesiyle, Hazreti Ali radэyallahu anh’эn, namazlarэnda o hal ьzere olduрunu anladэm.

Onlarэn gizliden gizliye dedikodularэnэ duyunca, onlara bir davetзi gцnderdi, onlar iзin dayalэ dцюeli bir sofra hazэrladэ, her birine bir bэзak verdi ve: «Зэk karюэlarэna!» dedi. Kadэnlar onu gцrьr gцrmez зok bьyьttьler, kendi ellerini doрradэlar ve: «Haюa, Allah iзin bu bir insan deрil, ancak deрerli bir melektir!» dediler. ( YЫSUF – 31)

 

Hz.Yusuf’un gьzelliрini gцren o kadэnlar ellerini doрrarcasэna kestiрi halde bir юey hissetmiyorsa ya Allah cc gцrьr gibi hisseden bir insanэ halini benim o anki halimi dьюьnebiliyormusunuz. Ben o hali yaюadэktan sonra o kadэnlarэn halini gerзek manada anladэm.

Tarikatta, eski mьridler bir an bile Allah’tan gaflette kalэrlarsa, ta­savvufta aldэklarэ mesafelerde geri gidermiю derlerdi. Yani benim hayatэmda bir dakika yaюadэрэm o hali, onlar gьnьn birзok zamanэnda bцyle geзiriyorlarmэю, onu anladэm.

Bu baюэmdan geзen olayэ anlatmaktaki maksadэm bazэlarэ internet ve diyer ortamlarda Rabэta ve tarikat derslerini yapanlar iзin tarikat derslerini yapэyorlar ama hayatlarэnda o halleri yaюamэyorlar demelerinin bi bakэma doрru ama herkes iзin geзerli olmadэрэnэ ifade etmek iзin anlattэm. Allah dostlarэnэn o bьyьk makamlarэnэ o makamlardaki hallerininin azэcэkta olsa anlaюэlmasэnэ saрlamak iзin anlattэm. Эюin iзine riya da girmiю olabilir zaten hep kayэptayэm bari mьslьman kardeюlerim anlatэlmak isteneni anlэyarak onlar kazanзlэ olsun.

Yaюadэрэm olayэn faydasэ:

Эnsan o hal ьzerindeyken yani Allah’э gцrьr gibi, hisseder gibi olduрu o zaman, gьnah iюleyemez. Allah’эn razэ olmadэрэ юeyleri yapamaz, namazda huюu ile namaz kэlmasэna ve Allah’э karюэsэnda hisseder gibi, Allah’tan baюka bir юey dьюьnemez. Allah ile arasэnda gerзek muhabbet oluюur, saygэ oluюur. Tasavvufun amacэ da zaten insana bu halleri kazanmasэnda yardэmcэ olmaktэr. Benim bir dakka yaюadэрэm o hali gьnьn bir зok vaktinde yaюayan Allah dostlarэnэn hallerini geldikleri makamlarэ dьюьnebiliyormusunuz.

Юimdi ben bu hali yaюamayan Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenlere nasэl anlatabilirizki. Onlar bu юeytandэr deyip iюin iзinden зэktэрэnэ zannederler. Gerзi gьnьmьzde tarkat dersi yapanlarэn зoрu bu hal ve diyer halleri makamlarэ yaюayamэyor, bilmiyorlar. Зьnkь ben o hali yaюadэрэm zaman et sucuk salam pastэrma yemezdik. Kola ve diyer iзeзekleri iзmezdik. Ekmeрin mayasэ bira mayasэndan yapэldэрэ iзin цzel yapэlan ekmeklerden yerdik. Hayvan yavrularэnэn kursaklarэndan yapэlan maya ile mayaladэklarэ hayvan sьtьnьn peynirini kesimi юьpheli olduрu iзin yemezdik.. Bunun gibi юьphelilerden uzak durduk

Televizyon internet seyretmezdik. Munazara,tartэюmalardan uzak dururduk. Sonuз beю vakit namaza bi beю vakitte nafile namaz ekleyip teeccьd namazlarэ kэlardэk. Pazartesi perюemme oruз tutardэk. Gьnde beюbin defa la ilahe illallah ve baюka zikirler ederdik Meyhanelere futbol sahalarэna gider emr-i bil-maruf nehy-i ani'l-mьnker yapardэk. Kafirlere her юeyimizle muhalefet eder onlara benzemezdik. Gafletli insan ve ortamlardan uzak dururduk. Sunnetleri tatbik ederdik.
iюte bunlarэ yaptэрэm zaman ben bu hali yaюadэm. Юimdi ise o юьphelilerin зoрunu yiyiyorum televizyon internet var munazara tartэюma var. Bэrakэn Allah cc hissetmeyi namazda kaзэncэ rekattayэm onu bile юaюэrэyorum. Onun iзin gьnьmьzde tarikat dersi yapanlarэn зoрu Allah dostlarэnэn yaюadэklarэ halleri ve ulaюtэklarэ makamlara ulaюamamэю yaюayamэyor olabilirler. Gьnlerini mьslьmanlarla munazara edip tekfir eden Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenler nasэl anlasэl bu halleri

Demir ustalarэ demiri yьksek sэcaklэkta eritip koyu akэcэ bir maddeye dцnьюtьrdьkten sonra o demiri deyiюik hallere юekillere sokuyorlar. Эюte kalp ruh ustalarэda o kalbi bir зok metotlarla eritip halden ale sokarlar. Bunu anlэyan anlar anlamэyan yalanlar.

Ben o yaюadэрэm o эюэk olayэnda manevi юarhoюluk, korku, зaresizlik ve sevinзli haldeyken ben юu sцzlerden birini sцyleseydim:

“Vьcudumda Allah’tan baюkasэ yoktur”; “Evimde Allah’tan baюkasэ yoktur”; Allah evin tavanэndan tecelli etti, Allah’эn nurunda kayboldum Ya da Allah Celle Celвluhы ile beraberim gibi, zahirde kьfьr olan bu sцzleri sцyleseydim, sonra o halden kurtulduktan insanlar beni uyarэp sen bцyle, юцyle kьfьr sцzь sцyledin deselerdi, ben hemen tцvbe edip o sцzleri ken­dimde deрilken sцyledim, derdim.

 

Эmam-э Rabbani Hazretleri de tecelli ile ilgili bazэ halleri ve o hal­deyken sцylediklerinden dolayэ tцvbe etmiюtir.

Asэrlar sonra o tцvbe etmiю Allah dostlarэnэ tekfir edenler var. Onlar bu hatalarэnэn farkэna varэp ne zaman tцvbe edecekler. Gцrьlen Allah Celle Celвluhы deрildir. Gцrdьm diyen gцrdьрьnь Allah Celle Celвluhы’nun zatэ olduрunu iddia etmiyor ki! Gцrьlen ne o zaman? Gцrьlen bir maрranэn iзinde kalmэю, gьneю эюэрэ gцrmemiю bir insanэn, bir delikten maрaraya giren gьneю эюэnэnэ gцrьnce, sevincinden gьneюi gцrdьm, gьneюi gцrdьm demesi gibidir.

Eрer o эюэk sьzmesi, bir taюa, bir aрaca, bir insanэn ьzerine gelip kap­ladэysa, ben gьneюi taюta, insanda, aрaзta gцrdьm de diyebilir o kiюi. Hвl­buki gцrdьрь gerзek gьneю deрildir, hiз alakasэ yoktur.

Gerзek gьneю: Dьnya’nэn Gьneю’e olan uzaklэрэ, yaklaюэk olarak 149.600.000 kilometredir. Gьneю’in merkezindeki sэcaklэрэn 15 milyon de­recenin ьzerinde olduрu tahmin ediliyor. Bu sэcaklэk yьzeyde 5.500 dere­cedir. Gьneю % 70 hidrojen, %20 helyum ve %5 de diрer elementlerden olu­юur. Gьneюte hidrojenin helyuma dцnьюmesi sэrasэnda (fьzyon - erime bir­leюme) bьyьk bir enerji ortaya зэkar. Saniyede 600 milyon ton hidrojen helyuma dцnьюьr. Bu da her saniye Gьneю`in 4.5 milyon ton hafiflemesine yol aзar. Gьneюteki fьzyon olayэ sonucunda sьrekli patlamalarэn olur.

Kэzэl kэrmэzэmsэ bir alev, 15-20 bin km yьkselir ki, bu olaya Gьneю Fэr­tэnasэ da denir. Gьneю Dьnya’nэn en az 1 milyon katэdэr. Gьneю эюэnlarэ Dьnya’ya yaklaюэk 8 dakikada gelir. Yani biz Gьneю’e baktэрэmэzda, onun 8 dakika цnceki halini gцrьrьz.

Gцrdьрьnьz gibi, maрaradaki insanэn gьneю dediрi, bir delikten iзeri sэzan эюэk gerзek gьneю deрildir. Bu tьr sцyleyiю цzelliklerine edebо sanat­larda mecaz-э mьrsel (ad aktarmasэ) denir. Gerзek gьneюin bir zerresi yan­sэmasэdэr. Эюte Allah Celle Celвluhы aрaca, insana tecelli ettiрi zaman bunu gцren insanэn, Allah Celle Celвluhы insanda юur a da burada gцrdьm demesi de bu gьneю meselesi gibidir. Gцrьlen Allah Celle Celвluhы deрildir, Onun yansэmasэ, nurudur. Gцr­dьm diyenlerin kitaplarэna sohbetlerine baktэрэnэzda, onlar da gцrьlenin Allah Celle Celвluhы olmadэрэnэ sцylemektedirler.

Benim yaюadэрэm o hal, herkesin baюэna gelebilecek bir olay, cem ma­kamэ deрil. Ya cem makamэnda olan o Allah dostlarэ neler yaюamэю, dьюь­nebilmek bile zor. Onlar da cem makamэndayken yukarda belirtiрim ya da daha anlat­masэ ve anlaюэlmasэ zor hallerden dolayэ zahirde acayip kьfьr gibi gцzьken sцzler sцylemiюlerdir. Bazэsэ hariз o halden kurtulduktan hemen sonra o sцzlerinden dolayэ tцvbe etmiюlerdir.

Bu hвl bana юeytandan da olabi­lir. Юeytanэn hilesi зok, birзok insanэ bцyle olaylarla kendine hizmet ettir­miюtir. Ayaрэnэ kaydэrmэюtэr. Ama o hali yaюasaydэnэz, kesinlikle юeytandan olmadэрэnэ bilirdiniz. Varsayalэm юeytandan olsun, eрer цyleyse юeytan bana namazda ve diрer zamanlarda Allah’эn huzurunda nasэl durulur, onu црretmiю oldu. Юeyhi olmayanэn юeyhi юeytandэr sцzь burasэ iзin sцylenmiюtir. Yani tarikatte baюa gelebilecek bu olaylarэ hocasэna anlatmayan aldanabilir. Bu olaylarэ yaюamэю юeyhine, o olayэ anlatan юeytanэn oyununa gelmez. Юeyhi olmayanэn юeyhi юeytandэr. Bu sцz tarikat iзinde olanlar iзin sцylenmiюtir.

Fakat dьnyevi ve uhrevi iюlerimizde bize doрruyu, yanlэюэ anlatacak bir юeyh, bir црretmen veya dalэnda uzmanlaюmэю bir insana ihtiyaз duyarэz.

Allah’эn Tecelli Etmesi

Tasavvuf dilinde sцylenen sцz ve hareketleri kavrayabilmek ve bu ko­nuda daha iyi bilgi sahibi olabilmek iзin, tasavvufо aзэdan “tecelli” olayэnэ son derece iyi bilen bir uzmandan црrenmemiz gerekmektedir. Bu mevzu­lara aзэklэk getirmemizdeki maksat, tasavvufu kabul etmeyenlerin bu gibi sцz ve hareketleri tasavvufu kцtьlemek ve taraftar kazanmak iзin bir mal­zeme olarak kullanmalarэdэr.

Tecelli Ortaya зэkmaTecelli: “Gцrьnme, bilinme” “Gaybо hakikatle­rin kalplerde hissedilir hвle gelmesi”

Cilve: “Tecelliden hвsэl olan юey”

Tezвhьr: “Aзэрa зэkmak, gцrьnmek”

Tezahьr ve tecelli kelimeleri, зoрu zaman aynэ mвnвda kullanэlэr.

Tezahьr, “zahir olmak, aзэрa зэkmak, gцrьnmek” gibi mвnвlara gelir. Tezahьrde, gizli olan bir hakikatin aзэрa зэkmasэ sцz konusudur. Tezahьrьn gerзekleюtiрi mekвna “mazhar” denilir.

Tecelli ise, “gaybо hakikatlerin kalplerde hissedilir hвle gelmesi” юek­linde tarif edilir ve kalpteki bu tecelliye “cilve” adэ verilir. Cilve iзin, “вrifin gцnlьnde parlayan ilвhо nur” denilmiюtir. Эnsan kalbi gibi, вlemdeki her varlэk da kendi kabiliyetine gцre, ilвhо isimlerden birinin veya birkaзэ­nэn tecelli mahвllidir.

Yakэn mвnвlar taюэyan ve зoрu kez birbirinin yerine kullanэlan bu iki kelime arasэndaki ince farkэ, bir derece ortaya koymak lazэm. “Gьneюin bekasэ onunla deрil, belki вyinenin hayattar parlamasэnэn bekasэ, gьneюin cilvesine tвbidir.” [795]

Bu cьmlede, gьneюin aynadaki aksine cilve denilmiюtir. Yani gьneю, aynada tecelli etmiю ve onda gьneюin nurundan bir cilve meydana gelmiюtir. Bu aksin de kendine gцre, bir parlaklэрэ, bir эsэsэ vardэr. Yani gьneюin цzel­liklerinden bir cilveye sahip kэlэnmэю, o da parlamэю, o da hararet saзmaya baюlamэюtэr. Цte yandan, meselв, bir ilmо makalede вlimin gizli olan, gцrьnmeyen ilmi zahire зэkmэю, bilinmiюtir. Bцylece o yazэ, mьellifin ilmine, bir bakэma, mazhar olmuюtur. Ama o yazэnэn kendisinde, yani harflerinde, mьrekke­binde ilimden bir cilve bulunmaz.

Bu yazэda ilmin gцrьnmesi, aynada gьneюin gцrьnmesinden зok farklэ­dэr. Bu bir tezahьrdьr. Gьneюinki ise bir tecelli, bir cilve. “...bir cilve-i kudret-i Rabbaniye olan kuvvet.”Burada, tabiattaki kuvvelerin, ilвhо kudretten bir cilve taюэdэklarэna iюaret edilir; aynadaki parэltэnэn gьneю эюэрэndan bir cilve taюэmasэ gibi.

Tecelli kelimesi, daha зok, kalp iзin kullanэlэr. Эlвhо isimlerin ve sэ­fatlarэn tecellisi en aзэk bir юekilde insan ruhunda, insan kalbinde gцrьlьr. Kвinattaki tecelliler, ona nispetle зok aюaрэ mertebede kalэr. Meselв, insan ruhunda bir irade sэfatэ vardэr, iюte bu sэfat, ilвhо iradenin bir tecellisidir.

Her ne kadar bu irade, mahlыk ise de ve ilвhо irade ile hiзbir benzer­liрi bulunmasa da, “bir юeyi dileme kabiliyetine sahip olmasэ” cihetiyle ilвhо iradeden bir cilve taюэr. Aynэ юekilde, insan ruhundaki kudret sэfatэ, ilвhо kudretin; ilim sэfatэ, ilвhо iradenin; gцrme ve iюitme sэfatlarэ da ilвhо gцrme ve iюitmenin birer cilvesine sahip olmuюtur. Bu tecellileri mьstakil olarak deрerlendirdiрimizde, yani onlarэ da bir зiзek, bir yэldэz gibi birer mahlыk olarak dьюьndьрьmьzde, Allah’эn ilвhо sэfatlarэ, o tecellilerde kendini gцstermiю, bu cihetle o tecelliler aynэ za­manda haline gelmiюtir.

Bu misвlden de anlaюэlacaрэ gibi, tecelli ve tezahьr arasэnda зok yakэn ilgi vardэr. Ama aralarэnda bцyle bir ince fark da bulunmaktadэr.Tecelli, tasavvufta Allah’эn mutasavvэfэn kalbinde isim ve sэfatlarэyla gцrьnmesidir. Bu hвl, mutasavvэfэn nefsini arэndэrmasэndan sonra gerзekle­юir. Mutasavvэflar, tecellinin зeюitli biзimlerinden sцz ederler. Mutasavvэflara gцre insanla Allah arasэnda yetmiю bin perde (hicab) vardэr. Bu perdeler, nefsin yedi durumu ile ilgilidir.

Nefsin her durumunda, bir Allah ismi, on bin perdeyi ortadan kaldэrэr. Perdeler kalktэkзa mutasavvэf evrendeki ilahо sэrlarэ gцrmeye (mьюahedeye) baюlar. Gerзekte Allah, her an tecelli etmektedir. Ama bunu, yalnэzca kalp aynasэnэ arэtan, parlatan kiюiler gцrebilir. Bu doрrudan gцrьюle elde edilen bilgiye “keюf” denir. Keюf, ilahi sэrlarэn, gizli bilgilerin aзэlmasэ, kavranmasэdэr.

Bir yoruma gцre tecelli, Rabbanо ve Ruhanо olmak ьzere ikiye ayrэlэr.

Ruhanо tecelli, hudыs/yaratэlmэюlэk niteliрini taюэr. Bu tecelli beюerо nitelikleri yok etmez; mutasavvэfэn kendine gelmesine neden olur. Rabbanо tecellide durum farklэdэr. Tьm beюerо nitelikler yok olur, varlэk yokluрa dцnьюьr.

Rabbanо tecelli, zat tecellisi (tecelli-i zat) ve sэfat tecellisi (teceli-i sэfat) olmak ьzere ikiye ayrэlэr. Zat tecellisinin de rububiyet tecellisi (te­celli-i rububiyet) ve uluhiyet tecellisi (tecelli-i uluhiyet) denilen iki tьrь vardэr.

Rububiyet tecellisi gцreli bir tecellidir. Kur’an’эn Musa aleyhisselam kэssasэnda andэрэ, Allah’эn daрa tecellisi, gцreli tecellinin bir цrneрidir. Bu tecellide daр parзalanmэю, Musa aleyhisselam bayэlmэю, ancak her ikisinin varlэрэ da yok olmamэюtэr. [796]

Ulыhiyet tecellisi ise, varlэрэ Allah’эn varlэрэnda yok eder.

إِنَّ الَّذِينَ يُبَايِعُونَكَ إِنَّمَا يُبَايِعُونَ اللهَ

“Sana biat edenler, gerзekte Allah’a biat etmektedirler” [797] вyeti ke­rimesi, Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in, bu tьr bir tecelli iзinde bulunduрunu ifade etmektedir.

Sэfat tecellisi de sэfat-э nefsi ve sэfat-э manevi olmak ьzere ikiye ayrэ­lэr.

Sэfat-э nefsi, yalnэzca Allah’э gцsterir. Allah, varlэk sэfatэyla tecelli ederse, Cьneyd’in “Vьcudumda Allah’tan baюkasэ yoktur”; vahdani­yet/teklik sэfatэyla tecelli ederse, Ebы Saоd Harraz’эn, “Evimde Allah’tan baюkasэ yoktur”; kэyam bizatihi/kendiyle var olma sэfatэyla tecelli ederse, Bayezid Bistamо’nin “Kendimi tesbih ederim, benim юanэm ne bьyьktьr. ” sцzleri gerзekleюir.

Sэfat-э manevi, zattan zaid bir anlamэ gцsterir. Вlim, Kadir, Mьrid, Mьtekellim, Semi, Basir gibi sэfatlar, sэfat-э manevi tecellilerindendir.

Rabb ' in ne zamвn ki daрa tecellо etti, вyetinde [798] olduрu gibi Allвme Mьnвvо, Эmвm Эbnь’l-Hьmвm’dan юцyle bir rivвyet nakletti: Эbnь’l-Hьmвm’a Dвrakutnо ve diрerlerince, Enes radэyallahu anh’dan rivвyet edi­len, Rabb ' imi en gьzel юekilde gцrdьm, hadisinin uyanэk iken gцrme takdоrinde nasэl anlaюэlacaрэ sorulduрunda, bu, sыret perdesidir, diye cevap verdi. Bu da sыfilerde yaygэn olan Tecellо-i Sыrо’dir. [799]

Yani, Allah’эn daрa sыret perdesi gibi birtakэm perdeler ardэndan tecellо/zuhыr etmiю olmasэ mьmkьndьr.

1-{ رَأَيْتُ رَبِّى } “Rabbimi gцrdьm” [800]

2-{ فَإِذَا أَنَا بِرَبِّى فِى أَحْسَنِ صُورَةٍ }

“Bir de ne gцreyim! Rabb ' imle en gьzel bir юekilde olduрu halde be­ra­berim!” [801]

3-{ وَقَدْ رَأَيْتُ رَبِّي الَّليْلَةَ فِي أَحْسَنِ صُورَةٍ }

“Bu gece Rabb ' imi en gьzel bir юыrette surette gцrdьm.” [802]

4- { رَأَيْتُ رَبِّي فِي صُورَةِ شَابٍّ }

“Rabb ' imi bir delikanlэ sыretinde gцrdьm.” [803]

5- { رَأَيْتُ رَبِّي فِي الْمَنَامِ فِي صُورَةِ شَابٍّ }

“Rabb ' imi rьyada bir delikanlэ suretinde gцrdьm.” [804]

6- { رَأَيْتُ رَبِّي فِي حَظِيرَةٍ مِنَ الْفِرْدَوْسِ فِي صُورَةِ شَابٍّ }

“Rabb ' imi Firdevs (Cennetin)den bir avluda bir delikanlэ suretinde gцrdьm.” [805]

7- { أَتَانِى الَّليْلَةَ رَبِّى فِى أَحْسَنِ صُورَةٍ }

“Bu gece (rьyamda) Rabb ' im bana en gьzel bir sыrette geldi.” [806]

Notlar:

1- Demek ki bu hadislere gцre, Allah (Celle Celвluhы) rьyada bir юe­kilde gцrьlebiliyormuю.

2- Bu юekil asla Allah’a вid olamaz; Зьnkь onun misli bir hiзbir юey yoktur. Юekiller ve suretler ancak onun zвtэna bir perdesi olabilir.

3- Bunlarэ rivвyet eden hadis ulemasэna, Mь’minlerden kim, ne diye­bilir?

4- Bu hadisleri gцrdьkten sonra, Allah’э bir rьya зeюidi olan zuhыratta baюka bir юekilde gцrdьрьnь sцyleyene, kim itiraz edebilir?

5- Эmвm Rabbвnо’nin gцrdьрь de bu зeюit bir tecellоdir. O baюka mektыplarэnda “Allah hakkэnda kullar tarafэndan ne gцrьldьyse, Allah on­dan baюka ve цtedir. ” buyurmaktadэr.

Perde aзэlэp nыru gцrdьрьnde … [807] ve Эbnь Ebо Hвtim ile Ebы’ю-Юeyh’in Mьcвhid’den yaptэрэ, Perdelerin bazэsэ aзэldэрэnda юeklindeki [808] rivвyetlerden anlaюэlacaрэ gibi, ortada muzвfэn hazfi vardэr. Ya’nо buna gцre, Allah tecellо ettiрinde… lafzэ, aslэnda, Allah(эn nыru) tecellо etti­рin­de takdоrindedir.

Kaldэ ki, Allвme Mьnвvо, Эmвm Эbnь’l-Hьmвm’dan юцyle bir rivвyet nakletti: Эbnь’l-Hьmвm’a Darekutnо ve diрerlerince Enes radэyallвhu anhu’dan rivвyet edilen, Rabb'imi en gьzel юekilde gцrdьm, hadоsinin uyanэk iken gцrme takdоrinde nasэl anlaюэlacaрэ sorulduрunda, bu, sыret perdesidir, diye cevap verdi. Bu, da sыfilerde yaygэn olan Tecellо-i Sыrо ’dir. [809] Yanо, Allah’эn daрa sыret perdesi gibi birtakэm perdeler ardэn­dan tecellо/zuhыr etmiю olmasэ mьmkьndьr.

“Эktidarэnэn zuhыru, emrinin ve iradesini tesaddоsi…” [810] “Azametinin zuhыru iktidar ve emrinin tesaddisi…” Юцyle de denilmiюtir: “Allah celle celвlьhы daрa, O’nu gцrme iktidarэ verdi ve O’nu gцrdь.”

Bir Hadоste Efendiler Efendisi Efendimiz sallallвhu aleyhi ve sellem юцyle buyuruyorlar:

“Юьbheniz olmasэn ki, gьneю ve ay, ne bir kimsenin цlьmь, ne de ya­юamasэndan dolayэ tutulmazlar. Lвkin bu ikisi Allah (celle celвlьhы)’nun вyetlerinden iki вyettirler. Bir de юьpheniz olmasэn ki, Allah, yarattэkla­rэndan bir юeye tecellо ettiрi zamвn, o юey O’na boyun bьker.” [811]

Demek ki, Allah celle celвlьhы, yarattэklarэna tecellо eder… Ama Se­lefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenlere gцre insana etmez; цyle mi?... Sьbhвne kвsimi’l-ukыl…

Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenlerin gцrьюlerinin kaynakla­rэndan biri olan Эbn Teymiyye bakэn ne diyor:

Эbn Teymiyye, Allah dilerse, bir sivrisineрin sэrtэna yerleюir diyor.

Osman b Sa’оd ed Dвrimо el-Secezо (vefatэ h. 280) Meюhur hadis alimi Abdullah bin Abdurrahmвn hвfэz Ebы Muhammed el-Dвrimо (vefatэ h.255) ile karэюtэrэlmamalэdэr.

Osman b Sa’оd ed Dвrimо Юцyle demiюtir: Allah dilerse, bir sivrisineрin sэrtэna yerleюir de sivrisinek Onun kudreti ve rububiyetinin lutfь ile Onu yьklenip kaldэrэr Bцyleyken Allah Arю’эn ьzerine nasэl yerleюmez.

Эbn Teymiyye kendi gцrьюь olan Allah’эn Arю’эn ьstьnde olduрunu ispat etmek iзin bir зok delilleri zikrederken Osman b Sa’оd ed Dвrimо sцylediрi bu sцzь kendi gцrьюьnь desteklemek iзin delil olarak kitabэnda sцylьyor.

Эbn Teymiyye, "Юerhы’l Akоdeti’l Esfehвniyye" isimli eserinde, юцyle diyor: Allah dilerse, bir sivrisineрin sэrtэna yerleюir de sivrisinek Onun kudreti ve rububiyetinin lutfь ile Onu yьklenip kaldэrэr Bцyleyken (sineрin sэrtэndan daha geniю olan) Allah Arю’эn ьzerine nasэl yerleюmez. Diyerek Osman b Sa’оd ed Dвrimо sцylediрi sцzь kabul edip kendi gцrьюьnь desteklemek iзin getirdiрi deliller arasэnda zikrediyor Эbn Teymiyye. [812]

Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenlere sorarэz: Эbn Teymiyye, Allah Celle Celвluhы dilerse, bir sivrisineрin sэrtэna yerleюebileceрini sцylь­yor, buna itiraz etmiyosunuz da Allah Celle Celвluhы dilemesiyle, zatэyla deрil, nurunun yansэmalarэ ile bir insana bir aрaca veya baюka bir юeye te­celli etmesini ve o tecelliyi gцren veya ьzerinde gцrenin Allah’эn zatэnэ kastetmeden Allah’э (nurunun yansэmasэnэ, tecellisini kastederek) gцrdьm diyenleri neden kabul etmiyosunuz? Neden yukarэdaki aзэklamalarэ gцrmez­den gelip direkt zahirdeki o kьfьr gibi gцzьken sцzleri, tekfirde bir mal­zeme olarak kulanэyorsunuz. Yaptэрэnэz adeletli bir davranэю deрil.

Ama gьnьmьzde Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenler adam ka­zanmak, mьnazarada haklэ зэkmak iзin, tasavvufu kцtь gцstermek iзin, belden aюaрэ vurarak, Allah dostlarэ, bьyьk velilerden sadэr olan sцzleri araюtэrmadan, onlarэn eski kitaplarэna bakmadan, tevil etmeden bilerek veya bilmeden, hemen tekfir ediyorlar. Hem Mьslьmanlarэn birlik beraber­liрine, hem kendilerine, hem de onlara inanэp bir Mьslьmanэ tekfir etmek durumunda kalan Mьslьmanlara zarar veriyorlar.

Allah dostlarэnэn zahirde юirk gibi gцzьken sцzlerini biz kabul etmiyo­ruz, savunmuyoruz. Ama onlarэ da tekfir etmiyor, tevil yoluna gidiyoruz. Tevilini bildiрimiz var, bilmediрimiz var. Bununla ilgili sayfalarca цrnekler vermek mьmkьndьr.

Tecellо… Dьnyвda iken Allah’эn Mь’minlere tecellоsi (zuhыru, inkiювfi, gцrьlmesi) demek, nыrunun, emrinin ve fiilinin tecellоsi manasэndadэr. Yoksa zвtэnэn perdesiz zuhыru deрildir.

وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ

“Biz insanoрluna юah damarэndan daha yakэnэz.” [813]

وَهُوَ مَعَكُمْ أَيْنَ مَا كُنْتُمْ

“Nerede olursanэz olun, O sizinle beraberdir.” [814]

Allah (Celle Celвluhы), deрiюik юekillerde insanlara tecelli edebilir. Hiз kimse, iюte Allah budur veya юudur, demez. Tэpkэ Musa (aleyhisselвm)’a Turо Sina’da aрaзtan tecelli ettiрi zaman, Allah (Celle Celвluhы) aрaзtэr, denilmeyeceрi gibi.

Bazэ yabancэ dillerde sцylenen sцzler, bizim dilimizde kьfьr ve kцtь anlamlar ifвde edebilir. Doрrusunu ancak o dili iyi bilen bir kiюinin o sцzь Tьrkзeye tercьme etmesinden sonra anlayabiliriz.

Эюte tasavvuf dilinde sцylenen sцz ve hareketleri kavrayabilmek ve bu konuda daha iyi bilgi sahibi olabilmek iзin tasavvufо aзэdan “tecelli” olayэnэ son derece iyi bilen bir uzmandan црrenmemiz gerekmektedir. Bu mevzu­lara aзэklэk getirmemizdeki maksat tasavvufu kabul etmeyenlerin bu gibi sцz ve hareketleri tasavvufu kцtьlemek iзin bir malzeme olarak kullanma­larэnэ engellemektir.

Эmвm Ювrвnо’nin de dediрi gibi; daha hayatta iken kendisini зekeme­yenlerin onun kitaplarэna, ona yakэюmayan birtakэm sцzleri yazэp kitabэnэn nьshalarэna sэkэюtэrmak sыretiyle halkэn kendisinden nefret etmesini saрla­maya зalэюtэklarэnэ ьzьlerek belirtmektedir.

Tasavvuf kitaplarэnэ okurken karюэmэza зэkan bu ve buna benzer sцz­leri de gцz цnьnde bulundurmamэz gerekmektedir. Aslэnda bu konularэ an­lamak ve anlatmak bu kadar kolay bir mesele deрildir. Biz kэsa da olsa, yan­lэю anlaюэlmalarэ цnlemek iзin bir aзэklama yaptэk. Bu konularda daha iyi bil­gi sahibi olmak iзin, зok fazla kitap okumak ve црrendiklerimizle de amel etmemiz gerekmektedir. Bu da зok uzun bir zaman ve gayret gerekti­rir.

Эbn-i Teymiyye Levh-i Mahfuz’daki Yazэdan Haberdarmэю

Эbnь’l-Kayyim el-Cevziyye, hocasэ Эbn Teymiyye’nin зok feraset sahibi olduрunu anlatэyor ve buna iki misal getiriyor.

Birincisinde, Tatarlarэn Юam’a saldэracaklarэnэ цnceden haber veriyor. Ve dediрi gibi oluyor.

Ama en цnemlisi ikinci misal. Burada Эbn Teymiyye Tatarlarэn kesin­likle maрlup olacaklarэnэ, Mьslьmanlarэn muzaffer olacaklarэnэ anlatэyor. Ve bu konuda 70’ten fazla yemin ediyor. Ona diyorlar ki: “Эnюaallвh de! “O da cevap veriyor: “Tahkik iзin inюaallвh diyeyim, ama buna baрlamэyorum, yani kesin olacaрэnэ biliyorum.

Ve црrencisi diyor ki: Sonra юцyle dedi:

“Beni zorladэklarэnda dedim ki: Зok konuюmayэn! Allah Levh-i Mah­fuz’da onlarэn bu toprakta maрlup olacaklarэnэ yazdэ!” Ve dediрi gibi olu­yor. Эbnь’l-Kayyim bu tьr ferasetlerin, hocasэnda yaрmur kadar зok oldu­рunu anlatэyor. [815]

قال ابن القيم: (ولقد شاهدت من فراسة شيخ الإسلام ابن تيمية رحمه الله أمورا عجيبة وما لم أشاهده منها أعظم وأعظم ووقائع فراسته تستدعي سِفراً ضخماً. أخبر أصحابه بدخول التتار الشام سنة (699) وأن جيوش المسلمين تكسر,وأن دمشق لا يكون بها قتل عام ولاسبي عام,وأن كلَب الجيش وحدته في الأموال:وهذا قبل أن يهم التتار بالحركة.

ثم أخبر الناس والأمراء (سنة702) لما تحرك التتار وقصدوا الشام:أن الدائرة والهزيمة عليهم,وأن الظفر والنصر للمسلمين. وأقسم على ذلك أكثر من سبعين يمينا. فيقال له: قل إن شاء الله، فيقول (إن شاء الله تحقيقا لا تعليقا) وسمعته يقول ذلك ، قال: فلما أكثروا علي. قلت: لا تكثروا. كتب الله تعالى في اللوح المحفوظ: أنهم مهزومون في هذه الكرة. وأن النصر لجيوش الإسلام. قال: وأطعمت بعض الأمراء حلاوة النصر قبل خروجهم إلى لقاء العدو. وكانت فراسته الجزئية في خلال هاتين الواقعتين مثل المطر.) (مدارج السالكين ج2ص489)

Bu sцzь bir Sыfо dese, ne derlerdi? Elbette tekfir ederek kвfir mьюrik derlerdi.

Evet, Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenler gцrьюlerinizin kay­naрэ olan Эbn Teymiyye bцyle diyor. Ne diyeceksiniz? Ne diyeceрinizi bilmi­yoruz, ama biz Эbn Teymiyye’nin bu sцzьnden dolayэ onu tekfir etmeyiz. O sцzьnь tevil etmeye зalэюэrэz.

Belki Эbn Teymiyye’nin eline, bu yцnde bir hadis geзmiю, o hadise gцre bunu sцylemiю olabilir. O olayэ Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem bildirdiрi iзin.

Эbn-i Teymiyye Levh-i Mahfuz’da yazэlэ demiю olabilir, diyerek bu sц­zьnь tevil etmek gerekir.Biz de Selefi gцrьюь ьzere olduрunu iddia edenlerin ьmmetin birliрi adэna вlimlerden sadэr olan zahirdeki o sцzleri, bцyle tevil yoluna gitmele­rini beklerdik.

Muhammed Zвhid el-Kevserо’ye Atэlan Эftiralara Cevaplar

Bazэ internet sitelerinde, meydanэ boю gцren bilgisizler takэmэ, asrэ­mэzэn bьyьk вlimi Muhammed Zahid el-Kevserоye iftiralar atan yazэlar neю­rediyorlar.Bu mьfteriler, iftiralarэnэ desteklemek iзin kaynak gцstermekten de зekinmiyorlar. “Ne de olsa kimse gidip kaynaklara bakmaz” diye dьюьnen mьfteriler, bakalэm yalan ve iftiralarэ aзэрa зэkэnca ne yapacaklar?

Эmam Kevserо’nin yerle bir ettiрi son asэrdaki Mьcessime ve Mьюebbihe artэklarэ, gьnьmьzde mevcut cehalet ortamэndan faydalanarak, insanlarэ Kevserо’nin eserlerinden uzak tutmak maksadэyla iюbu iftiralarэ atmakta­dэrlar. Зьnkь Kevserо’nin eserleri зaрdaю Mьcessime fэrkasэnэ son derece rahatsэz edici, susturucu ve mьdellel bir mahiyete sahiptirler. Цnce Arap dьnyasэndan Kevserо’ye dair yazэlmэю iftira dolu bir yazэ, Tьrkiye’deki Mьcessime fэrkasэ mensuplarэnca tercьme edilmiю ve birtakэm sitelerde neюredilmiюtir. Bundan sonra da зeюitli internet sitelerinde dolaюэr olmuю­tur. Эюte bir internet sitesinde yayэnlanan bir yazэ ve attэрэ iftiralara ce­vaplarэmэz:

Эmam Kevserо Bьyьk Sahвbо Enes b. Mвlik’e ‘Bunak’ mэ Dedi?

Mьfterо: “Zahid el-Kevserо’nin Makвlвt ’эnda sahabe hakkэnda sцyle­diрi sцzlerle baюlayalэm! el-Kevserо, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in sahabelerine dil uzatan, hakaret eden birisidir; bьyьk sahabi Enes b. Mвlik radэyallahu anh’a “bunak” diyor. Bьyьk sahabi Enes’in fэkэh bilmediрini, fakih olmadэрэnэ iddia ediyor.” [816]

Enes, en зok hadis rivayet eden sahabelerdendir. En alim ve en fakih olan sahabelerdendir. Bьtьn ьmmet bunda ittifak etmiюtir. Oysa Kevserо kalkmэю Enes’e “bunak” diyor, “fakih deрildi” diyor. Selef imamlarэ da der ki, eрer sahabelere dil uzatan birini gцrьrseniz, bilin ki o, bid’at ehlidir, sapэktэr. Allah Resыlь sallallahu aleyhi ve sellem de, sahabelere dil uza­tanlara lanet etmiюtir.

CEVAP:

“Bunak” ne demektir? (“Bunamak: Зaрatay (lehзesi) bцn, yani юaюkэn ve sersem olmak. Bunamak; ihtiyarlayэp, ma’tыh (aklэ kэt) ve fertыt [817] olmak, ateh (akэl noksanlэрэ) getirmek, fersыdeleюmek (eskimek, aюэn­mak, yэpranmak, Lьрat-э Nвcо). [818]

Enes radэyallahu anh’a “bunak” diyene de, Эmam Kevserо’ye bu ifti­rayэ atana da Allah (Celle Celвluhы) adaletiyle muвmele etsin! Meydanэ boю bulunca, nasэl da Kevserо’ye iftira atэyorsunuz. Siz hitap ettiрiniz cвhil kit­lenin verilen kaynaklarэ okuyamayacaрэnэ, ufak tefek okuyanlarэn da mas­lahat icabэ iftiraya sessiz kalacaрэnэ nasэlsa biliyorsunuz. Ama biz belki iyi niyetli birinin iюine yarar maksadэyla, o kaynaklarэn basэlmэю halini ve bir kэsmэnэ tercьmeleriyle vereceрiz:

Kevserо, Te’nоb (s. 117)’de юцyle diyor:

“Enes yaюlэlэрэ zamanэnda rэdh’э/belli olan paydan baюka bir mal ver­meyi rivвyet etmekte tek kalmэюtэr. Nitekim o, Katade rivвyetinde deve sidiklerini iзme rivayetinde ve Uranilerin cezalandэrэlmasэ hikвyesini rivвyet etmekte tek kalmэюtэ. Ebы Hanоfe’nin gцrьюьnden biri de, Sahabe вdil, Allah (Celle Celвluhы)’dan korkan, dindar ve yalan sцylemeyen kim­seler ise de, okur-yazar olmamaktan kaynaklanan zabtэ az olmak ve yaюlэlэk gibi юeylerden masum deрillerdir. Rivвyetlerin зeliюmesi halinde, yanэlmэю olmak zan mahallinden uzak kalmak iзin, Sahabe’nin fakih olanэnэn rivвyeti fakih olmayanэnэn rivayetine, yaюlэ olmayanэn rivayeti de yaюlэ olanэn riva­yetine, tercоh edilir.”

Kevserо, et-Terhоb, s. 332’de de Yemвnо’nin et-Tenkоl ’inde “Kevserо Enes radэyallahu anh’a ve Hiювm b. Urve’ye ta’netmekle haddi aюtэ. Hatta ona yalan isnad etti.” юeklindeki sцzь mьnasebetiyle юцyle diyor: “Bu sцzь, Onun/Yemвnо’nin, yolunda olduрu davada en aзэk iftirвlarэ sцylemekten (bile) kaзэnmayacaрэnэn en aзэk delillerindendir. Зьnkь bu, iki tarafэyla da diрer iftirвlarэ gibi apaзэk bir batэldэr. Zirв benim Enes radэyallahu anh hak­kэnda en зok yaptэрэm, Ebы Hanоfe’nin mezhebinin onun rivayetlerinden bazэlarэnэ seзmek olduрunu nakletmektir. Bu da ilim sahiplerinin kitapla­rэnda meюhыrdur. Bunda Enes’e bir iliюme yoktur. Yaюэn bьyьk olmasэ yaюa­yacak olanlar iзin kaзэnэlamayacak bir husustur. Yaюlэlэk, kiюinin hafэzasэnэ genзlik zamanэnda olduрu gibi bэrakmasa da Allah’эn nimetlerindendir…”

Bu sцzlerden ‘bunak’ sцzьnь anlayabilmek iзin harbi bunak veya hвin bir iftirвcэ olmak gerekmez mi?

Эmam Kevserо Sahвbо Muвviye Эbnь’l-Hakem’e hakaret mi etti?

Mьfterо: Aynэ el-Kevserо: bьyьk sahabi, Muaviye b. Ebо’l-Hakem radэyallahu anh’a da dil uzatэr, ona hakaret eder. Bu sahabi iзin, onun fa­kih olmadэрэnэ sцyler, onun namazda konuюacak kadar (cahil) olduрunu sцyler, belasэnэ bulmuю biriydi, hadisleri mana ile rivayet ederdi, der. [819]

CEVAP:

Evvela sahabinin ismini dьzeltelim: “Muaviye b. Ebо’l-Hakem” deрil, “Muaviye Эbnь’l-Hakem.”Hangi “talikвt?” Bu dolduruюa gelmiю bir kimsenin tutumudur… Kevserо gцsterilen yerlerde (s. 94)’de ”Cвriye Hadisi” diye bilinen rivвyetin sened ve metin bakэmэndan muztarib/зeliюik bir rivвyet olduрunu, bьyьk bir mu­haddis dirвyetiyle ortaya koymaktadэr. Cesaretiniz varsa, buranэn metnini, o “kafasэnэ bulandэrmayalэm” bahanesiyle uyutmaya зalэюtэрэnэz adamlarэ­nэza doрru bir юekilde tercьme edin de, kararэ onlar versinler, olmaz mэ?

Kevserо, Tebdоdь’z-Zalвm ’эnэn 95. sayfasэnda Muaviye hakkэnda sa­dece юцyle diyor:

“Hвdiseyi anlatan Muвviye Sahвbe’nin fakihlerinden deрildi. Tahkikte bu hadisten baюka rivвyeti de yoktur. Aksine o, namaz hakkэnda konuюan bir A’rвbо idi.” Bununla ondan зok daha ileri olan Sahвbe’nin mekвn bil­dirmeyen rivвyetlerinin, onun rivвyetine tercih edileceрini, deрilse “eyne”/nerede?” sцzьnьn “hangi makamda ve rьtbededir” manasэnda ol­duрunu sцylemektedir. Bunda hangi hakaret vardэr? Bir Mь’min bцyle bir iftirвya nasэl cesaret edebilir?

Yine, el-Makalвt (s.349)’da bu iftirвlardan hiзbirisi bulunmadэрэ gibi, Muвviye hakkэnda da tek bir sцz sцylenmemiюtir.

Bu kaynakta sadece юцyle denilmektedir: “Eyne/nerede?” sьвli hak­kэnda gelen Cвriye Hadisi’ne gelince, senedinde ve metninde эztэrвb vardэr. Nitekim ben, bu эztэrвbэ Эbnь’l-Kayyim’in en-Nыniyye ’sinin reddinin (es-Seyfu’s-Sakil ’in) Tekmile ’sinde (s.90-95) ve el-Esmв ve’s-Sэfвt ьzerine yap­tэрэm Tв’lik ’de юerhettim.”Burada bu iddiвlarэn hangisi var ey mьfterо!

Mьfteri: Bьtьn bunlarэ, onun rivayet ettiрi Mьslim hadisini inkвr et­mek iзin yapar. Зьnkь Muaviye b. Ebо’l-Hakem, Mьslim’de gelen cariye hadisinin sahibidir. Bu hadiste, cariye, Allah’эn gцkte olduрunu sцyler ve Allah Resыlь sallallahu aleyhi ve sellem onu tasdik eder. O cariye iзin “bu, Mь’minedir” der. Sahih Mьslim, Kitabь’l Mesвcid, ki Ehl-i Sьnnet ve’l-Cemвat itikad olarak Allah (Celle Celвluhы)’эn gцkte olduрunu kabul et­mektedir.

CEVAP:

Allah (Celle Celвluhы)’ya adres arayэp gцstermek ve onun mekвn ma­nasэnda olarak gцklerde olduрu inancэ, Ehl-i Sьnnet’in gцrьюь deрildir. Ebы’l-Ferec Эbnь’l-Cevzо, Def’u Юьbehi’t-Teюbоh ’inde sergilemektedir. Эs­terseniz onu bir okuyun, olmaz mэ?

Hem Kevserо, sizin iddiв ettiрiniz gibi, bu hadisi temelden inkвr et­mi­yor, mekвn manasэnda olmayan lafэzlarэnэ kabыl edip, mekвn manasэnda olanlarэ ювzz kabыl ediyor ve bu vasfэyla Allah (Celle Celвluhы)’nun sэfatla­rэnda delil olamayacaрэnэ sцylьyor, o kadar. Ювzz olmanэn isnвdэn sahihli­рine mвnо olmayacaрэnэ црrenip de gelin, olmaz mэ? Эmвm Kevserо fakih olmayan Sahвbоlerden hadis almэyor muydu?

Mьfterо: “Aynэ el-Kevserо, Ebы Hьreyre gibi, Enes gibi bazэ bьyьk sa­habelerden hadis almaz. Onlarэn fakih olmadэрэ, sadece muhaddis olduрu gerekзesi ile” [820]

CEVAP:

Burada da bir iftirв var. Kevserо, verilen kaynakta sadece, fakih olan ravinin rivвyetinin, fakih olmayan ravinin rivвyetine veya daha fakih ola­nэn, az fakih olanэn rivвyetine tercоh edileceрini sцylemektedir. Bu hususta Hatоb el-Baрdвdо’nin el-Fakih ve’l-Mьtefakkэh ’ine -bakabiliyorsanэz- bir bakэnэz. Kevserо verdiрiniz kaynakta Enes’ten hiз bahsetmemekte, Ebы Hьreyre’den de fakihliрi rivвyetinden цne alэnarak юцyle sцz edilmek­tedir:[821]

“Ebы Hanоfe’nin usыlьnden biri de, (rivвyetin kabыl edilmemesinin se­beplerinden birinin), rвvоnin yaptэрэ rivвyetle amel etmemiю olmasэdэr. Ebы Hьreyre’nin, kцpeрin sudan iзmesi sebebiyle, kabэn yedi defa yэkanacaрэna dвir olan rivвyeti gibi. Зьnkь bu rivвyet onun fetvвsэna terstir.”

Юimdi bu mьfteriye soruyoruz: Burada юu iftirвlarэnэzdan hangisi var­dэr? Tam aksine, bu kaynakta Ebы Hьreyre’nin fakihliрi цn plana зэkarэlmak­tadэr…

Mьfterо: Kevserо Эbn Huzeyme’yi cahil olmakla suзlar. Bu cehaleti ile bцyle bir kitap yazmamasэ gerektiрini sцyler.[822]

CEVAP:

Bu da ona yapэlan bir iftirв. Yukarэda da geзtiрi gibi, Kevserо Эbn Huzeyme’nin bьyьk bir fэkэh ve hadis вlimi olduрunu itirвf eder; lвkin, onun Эlm-i Kelвmэ iyi bilmediрini itirвf ettiрini, muhaddislerin imвmlarэndan Эmam Beyhakо’nin isnвdэyla yaptэрэ rivвyete dayanarak sцy­ler.[823]

 

 

TEBERRЬK

 

Bir kimseye olan muhabbetten dolayэ, o kimseye gцsterilen ta’zim, ona ait olan eюyalara, onun yaюadэрэ yerlere ve geзtiрi yollara karюэ gцste­rilen цzel ihtimвm ve bu mekвnlarэ ziyaret etmek gibi eylemler, зoрalma, artma ve hayэr anlamlarэna gelen bereket kцkьnden tьreyen, hayэr ve be­reket ummak anlamэna gelen ‘teberrьk’, kelimesiyle ifвde edilmiюtir.

Nebi’ sallallahu aleyhi ve sellem ve O’na ait olan eюyalarla, onun Ehl-i Beyt’iyle, ya da Peygamber varisleri olan вlimler ve evliyalarla teberrьk etmenin mahiyeti, bazэ insanlar tarafэndan doрru kavranamamэюtэr. Эdrak etmekten aciz olduklarэ meseleleri nasэl deрerlendireceklerini bilemedik­leri iзin, klasik tutumlarэnэ burada da sergileyerek, ‘teberrьk’ fiilini cвiz gцrenleri kьfьr ve sapэklэkla itham etmiюlerdir.

Teberrьk’ьn cevaz ve meюruluрuna delalet eden delilleri ortaya koy­madan цnce, teberrьk edilen eюya, mekвn ya da bir юahsэn, sadece Allah’a vasэl olmak iзin edinilen bir vesileden ibaret olduрunun altэnэ зizmeliyiz.

Bir юahэsla yapэlan teberrьk, o kiюinin Allah’a olan yakэnlэk ve fazile­tine inanэldэрэ iзin yapэlmaktadэr. Teberrьk eden kiюi, kendisiyle teberrьk edilen zatэn, sadece Allah’эn izniyle bir hayra sebep olabileceрini, bir kц­tьlьрь de, ancak Onun izniyle defedebileceрini bilmektedir.

Kabul Etmeyenlerin Gцrьюleri

Bazэ kimseler yasak ve юirk olan teberrьkь, Ashab-э Kiram’эn Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem’in eserini taюэyan юeyler ile teberrьk ettikle­rine dair varid olmuю rivвyetleri delil gцstererek savunmak istemektedirler. Fakat biz юunlarэ sцylьyoruz: Ashab-э Kiram’эn, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in saзэnэn, tьkьrьрьnьn ve onun bedeninden ayrэlan юeylerin be­reketini ummalarэ, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e ait цzel bir durumdur. Bunun delili de Ashab-э Kiram’эn onun yaюadэрэ hьcresi ve kabri ile vefatэndan sonra teberrьk etmeye kalkэюmamэю olmalarэdэr. Ayrэca onlar Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yahut oturduрu yerleri teberrьk etmek gayesiyle de ziyarete gitmemiюlerdir. Peygamberi­miz hakkэnda durum bцyle iken; velilerin makamlarэnэn bцyle ziyaretgвh haline getirilmemesinin yanlэю olduрu aзэk seзik ortadadэr.

Diрer taraftan Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Medine-i Mьnev­vere’de her zaman namaz kэldэрэ yeri, iki юerefli ayaрэyla зiрniyor ve namaz kэlэyordu. Onun namaz kэldэрэ ve bastэрэ bu yerlere el sьrmek ve orayэ цp­mek, юeriatэn tespit ettiрi bir davranэю deрildir. Buna gцre, ondan baюkasэ­nэn namaz kэldэрэ ya da ьzerinde uyuduрu sцylenen baюka yerlerin durumu ne olur, dьюьnьlmelidir. Bu kabilden bir yeri цpmeye, ona el sьrmeye Pey­gamber sallallahu aleyhi ve sellem юeriatэnda yer olmayэюэ, Эslвm diniyle birlikte gelen en hususi hьkьmler arasэndadэr.

Kabul Edenlerin Gцrьюleri [824]

Teberrьk esasen, bereket istemek anlamэndadэr. Birюey vasэtasэyla be­reket ve feyze nail olmayэ ifвde eder.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile sahвbe arasэnda birзok ke­reler bereketlenmelerin gerзekleюtiрi, hadis ve siyer kitaplarэnda зeюitli misaller verilerek anlatэlmэюtэr.

Resыlullah’эn Bardaрэ Ve Namaz Kэldэрэ Yer ile Teberrьk:

عن أبي بردة رضى الله عنه: قال: قدمت المدينة فلقينى عبد الله بن سلام فقال لي: انطلق إلى المنزل فأسقيك فى قدح شرب فيه رسول الله صلى الله عليه وسلم وتصلى فى مسجد صلى فيه النبي صلى الله عليه وسلم فانطلقت معه فأسقاني سويقا واطعمني تمرا وصليت فى مسجده.

Ebы Bьrde radэyallahu anh юцyle anlatэyor: Bir kere Medine-i Mьnev­vere’ye geldiрimde, Abdullah b. Selвm radэyallahu anh beni karюэlayarak bana: “(Haydi benimle beraber) ev(im)e yьrь de, seni Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in iзtiрi bardaktan iзireyim, hem de Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in kэldэрэ mescid (yer)de kэlarsэn.” dedi.

Ben de onunla beraber gittiрimde bana sevоk (arpa ve buрday unun­dan yapэlan зorba) iзirdi, hurma yedirdi. Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in mescidinde (namaz kэldэрэ yerde) de namaz kэldэm.[825]

Teberrьkьn bazэ юekillerini kabul etmeyenler, ne diyorlardэ? Ashab-э Kiram, Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yahut bulunduрu yerlere teberrьk etmek gayesiyle ziyarete gitmemiюlerdir, di­yorlardэ.

Resыlullah’эn Namaz Kэldэрэ Yer ile Teberrьk

عن محمود بن الربيع الأنصاري رضى الله عنه: أن عتبان بن مالك وهو من أصحاب رسول الله صلى الله عليه وسلم ممن شهد بدرا من الأنصار أنه أتى رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال: يا رسول الله، قد أنكرت بصري، وأنا أصلى لقومي، فإذا كانت الأمطار، سال الوادي الذي بيني وبينهم لم أستطع إن آتى مسجدهم فأصلى بهم ووددت يا رسول الله أنك تأتيني فتصلى فى بيتي، فاتخذه مصلى، قال: فقال له رسول الله صلى الله عليه وسلم: “سأفعل إن شاء الله”. قال عتبان: فغدا رسول الله صلى الله عليه وسلم وأبو بكر حين ارتفع النهار، فاستأذن رسول الله صلى الله عليه وسلم فأذنت له، فلم يجلس حتى دخل البيت، ثم قال: “أين تحب أن أصلى من بيتك” قال: أشرت إلى ناحية من البيت، فقام رسول الله صلى الله عليه وسلم فكبر، فقمنا فصففنا، فصلى ركعتين ثم سلم.

Mahmud b. er-Rabо el Ensвrо radэyallahu anh юцyle anlatэyor: “Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ashabэndan, aynэ zamanda Be­dir’de bulunan ensardan olan Itbвn Эbn Mвlik radэyallahu anh bir kere Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gelerek:

— Ya Resыlullah! Gцzьmь beрenmiyorum (gцzьm zayэfladэ veya kцr oldu). Ben kavmime namaz kэldэrmaktayэm, yaрmurlar yaрэnca benimle onlar arasэndaki vadi(de seller) akэyor, o zaman ben onlarэn mescidine gi­dip kendilerine namaz kэldэrmaya imkвn bulamэyorum.

— Ya Resыlallah! Эstedim ki sen bana gelesin, evimde namaz kэlasэn da ben o yeri namazgвh edineyim.” dedi. Bunun ьzerine Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona: “Эnюallah (dediрini) yaparэm.” buyurdu.

Ertesi sabah Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Ebы Bekir radэyallahu anh ile beraber gьn yьkseldiрi vakit bana geldiler. Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem (iзeri girmek iзin) izin istedi, ben de izin ver­dim. Eve girdiрinde oturmadэ sonra: “Evinin neresinde namaz kэlmamэ istersin?” buyurdu. Ben evin bir tarafэnэ ona gцsterdim, Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem namaza durmak ьzere tekbir aldэ, biz de durup saf olduk, iki rekвt kэldэrdэktan sonra selвm verdi. [826]

Hadis-i юerifin rвvоsi Itban radэyallahu anh Hazrec’lidir. Sвlim oрulla­rэna imвmlэk ederdi, yaюlanmэю olduрu halde Muaviye radэyallahu anh’эn gьnlerine kadar yaюamэюtэr. Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem hicretin baюlangэcэnda, onu Цmer b. el-Hattвb radэyallahu anh ile kardeю yapmэюtэ.

Эmвm Aynо, Эmвm Kastalanо, Эmвm Nevevо (rahimehullah) bu hadis-i юeriften bir зok hьkьmler зэkarmэюlardэr.

1- Salihlerin eserleriyle teberrьk.

2- Onlarэn namaz kэldэklarэ yerlerde kэlmak.

3- Onlardan bir юeyi bereketli kэlmalarэnэ istemek.

ЭTЭRAZ:

Birinci hadiste olan, Rasыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yerle teberrьk etmek deрil, namaz kэldэрэ yerde namaz kэlarak bu kьзьk ayrэntэ da bile ona iktida etmeye/ona benzemeye зalэюmaktэr.

Sizden цncekiler bunlara benzer юeyler yьzьnden helak oldular. On­larda peygamberlerinin izlerini takip eder, oralarэ kilise ve manastэra зevi­rirlerdi Ashab-э Kiram’эn peygamberimizin namaz kэldэрэ yahut bulunduрu yerlere teberrьk etmek gayesiyle ziyarete gittikleri”ne dair hiзbir юey yok­tur.

CEVAP:

Ebы Bьrde’den nakledilir: “Ben Medine’ye geldiрim zaman, Abdul­lah bin Selam ile karюэlaюtэm. Bana: “Eve gel sana Allah Resulь sallallahu aleyhi ve selem’in su iзtiрi kaptan su iзiririm ve onun namaz kэldэрэ yerde de namaz kэlarsэn” demiюti.

Ben evine gittim. Bana o kap ile sevэk (bir зeюit зorba), yanэnda da hurma ikram etti. Mescidinde de namaz kэldэm.” [827]

Sahabe niзin evine зaрэrэyor. “Eve gel sana Allah Resulь sallallahu aleyhi ve sellem’in su iзtiрi kaptan su iзiririm’’ resulullahэn kullandэрэ bar­dak ile itirazcэ bundan bahsetmiyor. Sahabe devam edip юцyle diyor; ‘hem de Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in kэldэрэ mescid (yer)de kэlarsэn.” dedi. Diрer sahabe юцyle diyebilirdi. “Sizden цncekiler bunlara benzer юey­ler yьzьnden helak oldular. Onlarda peygamberlerinin izlerini takip eder, oralarэ kilise ve manastэra зevirirlerdi. Deyip bu yanlэю olur ben en iyisi gidip buradaki herkesin gittiрi bir mescide gideyim namaz kэlayэm цyle ge­leyim diyebilirdi. Ama demedi. Olay bu kadar aзэk iken yorum yaparak olayэ farklэ bir yere зekmek sizin her zaman yaptэрэnэz bir юey

Itbвn Эbn Mвlik radэyallahu anh'nэn Ya Resыlallah! Эstedim ki sen bana gelesin, evimde namaz kэlasэn da ben o yeri namazgвh edineyim.” Deme­sini, Эtirazcэ: Nebi aleyhisselam’эn mьbaюeret etmesini istemesi, mescidin aзэlэюэnэn O'nun eliyle olmasэnэ murad etmiю olabilir yada kэbleyi kesin ola­rak tesbit etme arzusundan kaynaklanabileceрi de ihtimal dвhilindedir.” Diyerek her zamanki gibi yorum yapэyor.

Abdullah bin Selam bana: “Eve gel sana Allah Resulь sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yerde de namaz kэlarsэn” demesine ne diyecek ordada mэ kэble iзin veya aзэlэю iзin namaz kэlmэю resulullah.

Resulullah bir ziyaret iзin gelip Abdullah bin Selam in evinde namaz kэlmэю olabilir bu da bir ihtimal burada цnemli olan sizin yorumunuz deрil sahabenin bцyle bir yerde namaz kэlmayэ arzulamasэ ve teюvik etmesinin sebebi. Bunun sebebi benzemek iзin olabilir diyor, itirazcэ bir yandan da bцyle bir yere namaz kэlmak iзin gidilmeyeceрine dair hz. Цmer b. Hattab эn юu sцzьnь delil getiriyor: “Sizden цncekiler bunlara benzer юeyler yьzьn­den helak oldular. Onlarda peygamberlerinin izlerini takip eder, oralarэ kilise ve manastэra зevirirlerdi “ bu ne biзim зeliюki.

ЭTЭRAZ:

Eрer Abdullah b. Selam, “Rasыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yere yьzьnь gцzьnь sьrersin.” demiю olsaydэ veya Ebu Burde, “Rasыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in namaz kэldэрэ yere elimi yьzьmь sьrdьm.” demiю olsaydэ, iddia edilen delaleti ortaya koyma aзэsэndan sarih olurdu. Ancak gцrьldьрь gibi bцyle bir юey yoktur.

CEVAP:

عن ابن جدعان رضى الله عنه قال ثابت لأنس:

أمسست النبي صلى الله عليه وسلم بيدك؟ قال: نعم، فقبلها.

Эbn Cьd’вn radэyallahu anh юцyle anlatэyor: Bir kere Sabit radэyallahu anh, Enes radэyallahu anh’a “Elinle Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e dokundun deрil mi?” deyince, O: Evet” diye cevap vermesi ьzerine onun elini цptь. [828]

عن صهيب رضى الله عنه: قال: رأيت عليا يقبل يد العباس ورجليه.

Suheyb radэyallahu anh юцyle buyurmuюtur: Hazreti Alо radэyallahu anh’эn Hazreti Abbвs radэyallahu anh’эn elini ve ayaklarэnэ цptьрьnь gцr­dьm. [829]

Buhвrо, “ Edebь’l-Mьfred ” adlэ eserinde Abdurrahman b. Rezin’den naklen юцyle aktarmaktadэr: “Biz Rebze’ye uрramэюtэk. Bize Seleme b. el-Ekva radэyallahu anh burada diye haber verdiler. Onun yanэna gittik ve selвm verdik. Ellerini bize gцstererek: “Ben bu iki el ile Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’e biat ettim.” Elleri bir deve eli kadar bьyьktь. Yanэna gittik ve ellerini цptьk. [830]

Buhвrо, yine “ Edebь’l-Mьfred ”inde Эbn Cьd’an’dan rivвyet etmiюtir: “Sabit, Enes radэyallahu anh’a:

“Sen ellerinle Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’e dokundun mu hiз?” diye sormuю, O “evet” diye cevap verince, sabit onun ellerini цp­mьюtь. [831]

Buhвrо, yine “ Edeb ’te Sьheyb’den rivвyet eder:

“Ben, Alо’yi Abbвs radэyallahu anh’эn ellerini ve ayaklarэnэ цperken gцrdьm. [832]

Aюaрэda birazdan gelecek olan Resыlullah’эn Kabri ile Teberrьk konu­sun da gцreceрiniz gibi Hazreti Bilal Habeюi Medine’ye vardэрэnda, hemen Peygamber Efendimizin kabrine gidip. Yьzьnь kabrin topraрэna sьrmeye baюlamasэ

Ebu Eyьp el-Ensari’nin yьzьnь kabre koyup “Ben taюa deрil Rasыlullвh’a geldim demesinde gцrьleceрi ьzere sahabe bazen “Eli Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e dokunan sahabenin elini ayaрэnэ цpmью bazende resulullahэn namaz kэldэрэ yerde elini sьrerek veya цperek deрilde namaz kэlarak fayda ummuю. Onun iзin sizin yorumunuz ancak sizin iзin geзerli olabilir ama herkes iзin bцyle olacak deрil.

Resыlullah’эn Kabri ile Teberrьk:

ЭTЭRAZ:

Ashab-э Kiram’эn Resыlullah sallallahu aleyhi ve sellem’inyaюadэрэ hьcresi ve kabri ile vefatэndan sonra teberrьk etmeye kalkэюmamэюtэr.

CEVAP:

قحط أهل المدينة قحطا شديدا فشكوا إلى عائشة رضى الله عنها فقالت: انظروا إلى قبر رسول الله &

⇐ Предыдущая26272829303132333435Следующая ⇒

Поделиться:

Воспользуйтесь поиском по сайту: